Cevikce / Haber ayrıntısı
Besiktas’ta yildirim düsüs |
Besiktas’in Diyarbakir’a 3-1 yenilmesinden sonra, lig ikinciliginin de zorlastigi söylenebilir.
Birinci devre biterken spor yazarlari, maçlarda seyirci sayisinin düsmesini tartisirken, Besiktas’in sagladigi büyük puan farki nedeni ile sampiyonlugu garantilemis oldugunu ve dolayisi ile ligin heyecanini yitirdigini söz birligi etmiscesine söyleyip durdular. Simdi bir gazetenin mansetine bakiyorum.”Besiktas’ta Yildirim düsüs”. |
|
Galatasaray’in UEFA sampiyonu oldugu ve onu izleyen birkaç yili söyle bir animsayalim: Yildiz futbolcularimizin Italya basta Avrupa takimlarina transferleri basladi. Fatih Terim Fiorentina’ya kahraman Türk gibi gitti. Japonya-Kore dünya sampiyonasinda milli takim üçüncü oldu. Bu basarilar toplumda her alanda çok büyük bir moral motivasyonu yaratti.Umutlar yükseldi. Ekonomik yasamimizin en ciddi krizini yasarken, bu sahlanisin gerçek nedenleri ve kaliciligini kimsenin görebilecek hali yoktu. Futbol ile birlikte Basketbol Avrupa Sampiyonasinda 12 dev adamin elde ettigi ikincilik ve Süreyya Ayhan’in 3000 metredeki basarilari toplumun gözünde ve gönlünde olumlu bir heyecan yaratti. Fatih Terim, televizyonlarda,salonlarda,üniversitelerde,gençlere,isadamlarina liderligin ve önderligin tilsimini anlatti da anlatti! Hatta gençlere, ülkenin basbakani iste bu niteliklerde ve karakterde olmali diye, Terim hakkinda uzun yazilar yazildi, derin yorumlar yapildi. Senol Günes’e Istanbul Üniversitesi törenle fahri doktorluk unvani verdi. Bu arada,2002 yilinin basinda,krizin kontrol altina alinmasinda ve göreceli olarak saglanan mali istikrarin arkasinda, Ecevit’in kendini feda ederek aldigi önlemler ve Dervis’in Dünya Bankasindaki olumlu kariyeri,sokaktaki tabancali senliklere,sahadaki maytap dumanlarina karisti gitti. Sanayilesme evrimini saglayamamis toplumlarda üstelik, bizim gibi ulusalci duygulari çok yüksek Müslüman ülkelerde, bu tür gelip geçici basarilar, önemi küçümsenmeyecek sosyo-psikolojik katkilar saglar.Ancak, ülkelerin evrim sürecini atlaya-ziplaya geçtikler görülmemistir. Gerçekçi ve ciddi incelenirse, toplumlarin gelismesinin dogal süresi içinde bu tür yüksek moral dönemlerinin payi bir veya iki yil zaman kazanmaktan öte geçmez. Olagan gelismeyi tayin eden nesnel varliklarin ve insan kaynaklarinin sinirlarini asmanin olanaksiz oldugu bilinir.Yoksa,Besiktas’ta oldugu gibi konjonktürel düsüsler, çikis sürecindeki heyecan ve moralleri yok edecek etkiye dönüsür. Yakin tarih, büyük heyecanlarla elde edilen, ancak alt yapisi yeterli olmayan basarilarin aci sonla bittigi örneklerle doludur. Ikinci dünya savasinin basi ile sonu bu savin somut belgesidir. Elbette hiçbirsey, siradan bir Romen hocanin ilk yenilgiler sonucu,”Bende moral kalmadi,ümidim 30 yasindaki 80 kiloluk Sergen de idi,o durdu Besiktas ta bitti” demesi kadar basit ve kolay degildir. Taraftarin bozulmasi, üzülmesi,ve aglamasi da bazen moral kaynagi olabilir! |
Tarih: 1.04.2004 |
Okunma : 943 |
Kategori : NTVMSNBC |