 |
“Eger devamli sulh isteniyorsa, kütlelerin vaziyetlerini iyilestirecek milletlerarasi tedbirler alinmalidir. |
|
Insanligin bütününün refahi, açlik ve baskinin yerine geçmelidir”. Atatürk bu sözü 1935’te söylemis. Daha ikinci Dünya Savasi henüz ortada yok. Keske 83 yil önceki bu söz, basta Ankara ilgili her Baskentte, “BIRILERININ” basucunda uyandirici alarm sesi olsaydi! Nerede… Bagdat’tan, Sam’dan Paris’e kadar, patlayan bombalarin, ateslenen silahlarin, akan kanin-yanan canin arkasinda, yiginlarin AS-IS derdi-çilesi var olmaya devam ediyor. Savaslarin ve terörün yok edilmesi için her ülkenin kendi içinde ve ülkeler arasindaki gelirin bölüsümünün, adalet duygularini dindirecek ölçüde gelismesi gerekirdi. Hiç öyle olmadi. TÜIK’in Türkiye’mizde, Birlesmis Milletlerin dünyada açikladigi son bilgilere göre, gelir dagilimindaki adaletsizlik her yil gittikçe artmaktadir. Ülkemizde özellikle 2000 krizinden sonra hizla düsen reel gelirler sonucu, açlik ve yoksullugun en çok doguda belirginlestigini resmi istatistikler gösteriyor. PKK’nin asil bu nedenden dolayi kitleler üzerinde propaganda baskisini artirdigini, etnik farkliligi bu gerekçeye dayandirarak istismar ettigini gizli kamu raporlari göstermisti. Güney sinirlarimizi yangina çeviren ve milyonlarca insani göçe zorlayan nedenlerin basinda da bu var. Yillar önce, Suudi Arabistan eski Istihbarat Örgütü Baskani bir Prens BBC’de konusurken, “El Kaide’nin örgütlenme nedeni olarak asil amacinin, açlik ve baskiyi ortadan kaldirmak” oldugunu, Bin Ladin’in kendisine söyledigini açiklamisti. Hatta “bu amacin, Kuran’in (Islamiyet’in) asil emri” oldugunu, bunun için “önce Afganistan’da eylemelere girisme” fikrini kendisine açtigini söyleyen Suudi Prens, hakli gerekçesi nedeni ile o günlerde “Bin Ladin’i desteklediklerini” de açiga vurmustu. Israil, o kurak ve yoksul bölgede zenginlesirken, beraberinde Filistinlileri de yok saymasa ve batidan aldigi yardim ve destek ile sagladigi ekonomik gelismeyi o topraklarda beraber yasadigi Araplarla paylasabilse idi, bölge bugün kin-kan degil, baris bölgesi olabilirdi. Benzer durum, Afrika’da, Asya’da daha da aci. Dünya Bankasi'nin bir arastirmasina göre, 20 en fakir ülkenin ortalama fert basina milli geliri 1960-62 yillarinda 200 Dolar iken, 2000-02’de 250 Dolara ve 2016’da 515 Dolara çikmis. Yani 56 yilda ancak 315 Dolar artabilmis. En zengin 20 ülkede ayni süre içindeki artis ise, 25.000 dolar dolayinda. Oysa her terör patlamasindan sonra “yarin sira kimde” korkusu ile bir araya gelen Büyük Devlet Adami geçinenler, yalnizca daha çok askerî ve polisiye önlemleri artirmaya, silah tüccarlarinin servetini artirmaya devam ettiler ve ediyorlar. Topla- tüfekle-süngüyle Kurtulus Savasi kazanmis Asker Mustafa Kemal, kalici barisin ancak dünyada açligin elbirligi ile ortadan kaldirilmasina bagli oldugunu 83 yil önce söylüyor ama… Anlasiliyor ki, geçmisin gerçegini bilmeyen Büyük ve Tek Adamlarin, Mustafa Kemal Atatürk’ü duymalarini beklemek bosunadir. Yine de sinirlenmelerine bakilirsa; son Paris caddeleri sanki birilerinin kulagina su kaçirmis gibi… |
|