 |
Basbakan Imam-Hatip çikisli olmasa, Milli Egitim Bakani bu kadar inatçi olmazdi(!) |
|
3 Mayis 2004— Oysa, Tayip Erdogan Basbakanliga basladigi günden buyana bagnaz ve ilkel komplekslerden uzak, olgun bir kisilik gösteriyor. Yani Basbakanin kimliginde kimsenin, ona yaranmasina ya da isgüzarligina ödün verecek bir ruh sagliksizligi gözükmüyor. Öyleyse, göreve geldiginden bu yana Imam-Hatip’lilerin önünü açarak, dini görevler ve ilahiyat dallari disinda meslek edinmeleri, daha açikçasi vali, yargiç, mühendis gibi her meslek dalinda çalisabilmelerine olanak verecek yasal degisiklik için varini yogunu ortaya koymasinin nedeni nedir! BAKANIN GEREKÇELERI Ilk akla gelen gerekçe, AKP’nin parti ve Hükümet programindaki vaatlerden birini yasama geçirmek olabilir. Bu bakan için hepsi bir yana bu madde bir yana ise, çok yanlis yapiyor. Çünkü, Hükümet programinin egitim bölümünde bundan çok daha önemli maddeler var. Ayrica, bu degisiklik önce meclisten tartismali geçecektir. Geçerse, Cumhurbaskani geri gönderecektir. Onu da geçse, Anayasa Mahkemesinden dönecektir. Bakan için ikinci neden, AKP’nin asil tabani olan Milli Görüsçü kesime yaranmak ve partide güçlenmek olabilir. Geçmisin politik sinema filmini izlerse bu Bakan, siyasal görüsleri dogrultusunda egitimde bu tür fedailik yapan ve sonunda “Degmez yolda Kaybolan” adi bile unutulan çok sayida Bakan görecektir. Üçüncü ve asil neden, çocuklarimizin ve gençlerimizin egitiminde, bu degisikligin yasamsal bir önemi olduguna bu Bakanin duydugu içten inanç olabilir(!) DUYGUSAL SAPLANTILAR Türkiye Siyasal yasaminda Menderes’den bu yana bu konu ile duygusal saplantilarla ugrasmanin sonuçlari ülke için yararsiz olmustur. Bu saplantilarin, Demokrasimizi zedeleyen bir takim karsi tepkileri yarattigi ve bedeli agir olan sonuçlara dönüstügünü tarih dersi kitaplarindan herkes kolayca okuyabilir. SOMUT VE YASANMIS GERÇEKLER Erbakan Hocanin içtenligine Bakanlar Kurulunda beraber olmus bir dostu olarak inanan bir kisiyim. Kendisine, olmayacak duygusal heveslerden vazgeçmesi konusunda nazik ve üstü örtülü uyarilarim bile olmustur. Bugünlerdeki düstügü ve hak etmedigi duruma en çok üzülenlerdenim. Kendisi için degmezdi o duygusal ve ütopik savlarin üstüne inatla ve israrla gitmeye. Bu yazimi okursa bu günkü Profesör Milli Egitim Bakani, beni sakin ön yargili ve duygusal bir sosyal demokrat sanmasin. Yazdiklarim, çok somut ve yasanmis gerçekler, iyi niyetli sorular ve endiselerdir. IMAM HATIPTE OKUYANLAR Birakin Imam-Hatipte okuyanlar Imam olsunlar, Yasar Nuri gibi Ilahiyat Profesörü olsunlar. Hem kendileri daha mutlu, hem de ülkeye daha verimli hizmet etmis insan olurlar. |
|