Cevikce / Haber ayrıntısı

UYGULAMALI SİYSET-10

Bir buçuk yıldır 9 yazımda olduğu gibi,
 

AK Saray’ın seçimle ilgili adımlarını ve ona karşı muhalefetin yapabilecekleri konusunu irdelemeyi sürdürüyorum.
Seçim sathına girildiğine göre CHP’nin acil gündemi de (aday belirlemek dahil) artık sadece “laik demokratik cumhuriyeti yaşatmak için AK Sarayı durdurmak” olmalıdır.
Önemli olan bunu benim gibi çoklarımız söylemiyoruz, 6’lı Masanın CHP ile birlikte sonucu belirlemede oy gücü olan İYİ Partinin Genel Başkanı Meral Akşener de bu hedefin altını önkoşul olarak çiziyor.
Hatta “CHP Genel Başkan adaylığı” için soruya karşılık Akşener, “Babam da CHP’li idi, asıl olan eğer bu seçimde yine bu Tek Adam kazanırsa, Partili Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi denen bu antidemokratik düzen yerleşir, bir daha değiştiremeyiz” yanıtını verdi.
Bu yanıtın açılımının, “çok takdir etmeme ve güvenmeme karşın, Sayın Kılıçdaroğlu ile cumhurbaşkanlığı seçimini kazanamayız” olduğunu anlamak için çok akıllı olmak gerekmez.
Dolaysıyla, “acil gündem Tek Adam’dan kurtulmak” olduğunu varsayarak, AK Sarayın attığı son adımları, yorumlamaya çalışalım;
Birincisi, 20 yılda edindiği seçim deneyimi ve son 12 yılda CHP Genel Başkanının geçirdiği dokuz seçimin üzerinde çalışarak, inat ve ısrarla Başkan Kılıçdaroğlu’nu adaylık için sıkıştırmayı sürdürüyor.
İkincisi AK Saray da, bu seçimin de anahtar partisinin HDP olduğunu görüyor. Ve başta İYİ Parti olmak üzere 6’lı Masanın yumuşak bağının o olduğunu da bilerek özellikle o partilerin tabanını, damarından kanatmaya uğraşıyor.
Bu gerçeği başından beri bildiği için CHP Genel Başkanı özel ve zarif söylem ve adımlarla HDP’yi (ya da seçmenini) kazanmak çabasında.
Başkan Kılıçdaroğlu’nun bu çabasını AK Saray, son Mersin olayında olduğu gibi medyada yoğunlaşan saldırganlığı ile istismar ediyor.
Çünkü AK Saray biliyor ki, HDP’nin orta dönem için öncelikli temel hedefinin birincisi, yerel yönetimlerdeki kazanımları konusunda bundan böyle kayyum uygulamasından kurtulmak. İkincisi de, yeni “açılım” vaadi almak.
Ki, -İmralı’ya göre bunları ancak Tek Adam kalırsa R.T. Erdoğan verebilir- olduğu konusu artık çok açık. HDP Genel Başkanı Pervin Buldan’ın bir süre önce, “İmralı ile görüşmelere olumlu bakıyoruz, yeter ki samimi olunduğuna inanalım” dediğini unutmayalım-
Bu gelişmeleri önemseyerek bir yıldır olduğu gibi yine bu hafta da, başta CHP olmak üzere muhalefet sorumlularının; 1- Her şeyden önce cumhur ittifakının dağılmasını önlemek, 2- HDP’nin anahtar parti olduğuna 6’lı masayı inandırmak, 3- Adaylık konusunu o güvenle belirlemek,
İçin özverili ve özgüvenli olmalarının gerekliliğinde ısrar ediyorum.
Daha önce özellikle CHP’liler (hatta tüm sol siyaset erkânı) için söylediklerimi bir kez daha yineleyeceğim: Başta CHP, muhalefetin acil gündemi “2023’e doğru laik demokratik cumhuriyeti yaşatmaktır (AK Sarayı durdurmaktır)”.
Bu gerçeğin tartışılmaz koşulu, bu hedefe varmak için yine başta CHP’nin yönetimleri, soldaki siyasi önderlerin-öncülerin, cumhur ittifakı karşısına tek ve yüzde 50+1 oyu alma gücü en yüksek aday üzerinde birleşmektir.
Bunun için de herkes, siyasal ilke, hedef ve amaçları konusundaki öneri, beklenti, eğilim, görüş, istem ve ısrarlarını, Tek Adam’dan kurtulana kadar ertelemeleri, ötelemeleri ya da saklamaları gerekir.
Bu özverili yaklaşım, inançlarından, ilke ve amaçlarından asla ödün vermek değil, gerçeğin ve aklın yolundan gitmektir.

Not; Geçen haftaki yazımla ilgili Sayın Hocam Burhan Şenatalar’ın düzeltmesini sunuyorum:
“Gelir dağılımı verisiyle ilgili küçük bir bilgi paylaşmak isterim. ABD ile ilgili sayıda bir yazım hatası olmuş olabilir. Nüfusun % 5’inin ulusal gelirin % 50’sini alması mümkün değil. Nüfusun % 20’si için böyle bir sayı olabilir, onun da vergi ve transferler öncesi dağılıma ait olacağını düşünüyorum. Vergi ve transferlerden sonraki gelir dağılımı sayıları biraz daha az eşitsiz oluyor. ABD’nin gelir dağılımı verileri ilginç biçimde Türkiye’nin sayılarına yakındır. Bizde de bildiğiniz gibi en zengin % 20 gelirden % 46 civarında bir pay alıyordu, şimdi daha yükselmiş olacağını tahmin edebiliriz. Gelir dağılımı sayıları bazen medyada servet dağılımı verileri ile de karıştırılıyor.”



Tarih: 2.10.2022 22:55:06

Okunma : 193

Kategori : BiGazete

yorum oku/yaz - Yazdır