Cevikce / Haber ayrıntısı
Dilerim halki pisman etmezsiniz |
“CESARET”, önderlige ya da liderlige heves edenlerde bulunmasi gereken en önemli özelliktir.
Ancak bu kisilerde o cesaret bilgi, deneyim ve akliselimle birlikte olmazsa “kisi” gerçek anlamda önder de, lider de olamaz. Çok örnek yasanmistir. Içi bos salt cesareti olan böyleleri kendi çevreleri, toplumlari ve ülkeleri için çogu zaman yararsiz, hatta zararli olmustur. Içlerinde, basa geçince zaman içinde yüreklerinin hacmini de asan cesaret gösterilerine kalkisanlar olmus ve bunlar dünyayi içinden çikilmaz sorunlarla karsi karsiya getirmislerdir. |
|
Murat Karayalçin ile Devlet Planlamada çalisirken tanimistim. Yetenekli, bilgili, çaliskan bir gençti. Siyasal Bilgiler Fakültesinde okumus, iyi ingilizce biliyor ve görmüs geçirmis bir aileden gelen sansli bir kisi idi. Bugünkü Bursa Milletvekili Ali Dinçer, Ankara Belediye Baskani iken çok önemli ve büyük projeler baslatmisti. Ankara Metrosunun ilk temelini Gençlik Parki girisinde, Ecevit’le birlikte atmistik. Bu projelerin birisi ve belkide en önemlisi Bati Kent Toplu Konut Projesi idi. Onun için kurulan Kent-Koop’un basina da Ali Dinçer kendisi geçmisti. Askerler onu görevden alinca, daha önceleri Köy Isleri Bakanligi Müstesar Yardimciligi yapmis ve o sektörde uzmanligi olan Murat Karayalçin getirildi. Türkiye’nin dört yaninda ilk örnek olan, bugün bile çok basarili görülen Bati-Kent’in, “mimari ve önderinin” Karayalçin oldugunu herkes kabul eder. Hakli olarak Karayalçin, o proje dolayisi ile Ankara’yi da asan bir ün elde etti. Elbette bu basarilar onda var olan cesaret düzeyini yükseltti. 1989 yerel seçimlerine giderken SHP, daha o tarihte partide üye bile olmayan Murat Karayalçin’i Ankara Belediye Baskan adayi yapti. Çünkü Karayalçin’in basari sansi çok yüksekti. Öylede oldu ve Karayalçin bugün hala basariyla anilan Ankara Belediye Baskanligi’na ve Politikaya o seçimle baslamis oldu. Basarilari sürdü, Ankaray ve Dikmen projeleri ve daha birçoklari Melih Gökçek tarafindan bitirilen projelere imza atti. Karayalçin, bu süre içinde Ankara düzeyini de asabilecek yönetim yetenegini besleyen ve gerekli olan cesareti de sergiledi. 1991 yilinda Belediye Baskani Karayalçin’in önüne, SHP Genel Baskani olma olanagi çikti. Politikada ve ülke yönetiminde deneyimsiz oldugu için “ben” kendisine görevini birakmamasini önerdim. Ancak yakin çevresi basta olmak üzere, genis bir alanda destek buldugu için aday oldu ve Aydin Güven Gürkan’i yenerek, SHP Genel Baskanligina seçildi. Elbette verdigi kararin altinda yeterli özgüveni ve dolayisi ile Atatürk’ün, Ismet Pasa’nin, Ecevit’in, Erdal Inönü’nün oturdugu o koltugu dolduracak cesareti kendinde bulmus oldugunu düsünmüstüm. Benim gördügüm eksikliklerine ve bu elestirime karsin, Karayalçin açikçasi bugünkü Basbakan’dan daha olumlu bir örnekti. Ancak çok kisa süre sonra o Karayalçin’in da yerinde, siradan bir “parti genel baskani” gördügümde çok üzülmüstüm. Ve bugün artik iyi niyetle politika yapmak isteyen, ancak ülke için kaybedilmis bir Murat Karayalçin’i üzülerek izliyorum. Türkiye’de Tayip Erdogan gibi bazi büyük kent belediye baskanlarinin, olasi bir-iki basaridan sonra, “Basbakan olma hevesini ve merakini” uyaran Murat Karayalçin olmustur. Bunun dünyada örnekleri vardir. Ünlü Alman Devlet adami Willy Brant, Basbakanliga Berlin Belediye Baskanligi’ndan gelmistir. Chirac, Cumhurbaskani olmadan önce Paris Belediye Baskani idi. Ancak Türkiye’nin sosyopolitik ve idari yapisi ile Almanya’nin, Fransa’nin benzerligini gösterecek çok küçük noktalar bulunur. Üstelik onlar yalnizca bilgili, deneyimli ve cesur olduklari için degil, ikinci dünya savasina dayanan ve ülkeleri düzeyinde çok zorlu politik kavgalar verdikleri ve bu kavgalardan üstün basariyla çiktiklari için, o görevlere gelebilmislerdir. Sayin Basbakan, ikide bir de, “Istanbul’u nasil basari ile yönettiysek, Türkiye’yi de öyle yönetecegiz” sözlerini yineleyerek ve salt cesaretinize güvenerek yola çikisinizin sizi sonunda DÜNE getirmesini “KADER” sanmayin lütfen! Çünkü geçmisiniz ve birikiminiz ile ülkenin üstesinden gelinemeyecek köklü ve en sorunlu konularini cesaret meselesine dönüstürürseniz, eninde sonunda DÜNE gelmeniz kaçinilmazdi. Bir buçuk yildir, kendi çevremden destek bulmadigim halde, bu Basbakanin “dogrularini” olumlu ve iyi niyetle degerlendirdigim ve yazdigim için dün aldandigimi gördüm ve bugün maalesef PISMAN oldum. Dilerim halki pisman etmezsiniz. |
Tarih: 27.05.2004 |
Okunma : 946 |
Kategori : NTVMSNBC |