Cevikce / Haber ayrıntısı

Adreste bulunamamistir!

Deniz Baykal bu kurultaya Sosyal Demokrat Alman Basbakan Schröder’i çagirmayi aklindan geçirebilir mi?
6 Ocak 2004— Basbakan Schröder 1998’de CHP’nin kurultayina davetli olarak geldiginde Alman sosyal demokratlari muhalefette idi. 17 Aralik’ta Avrupa Birliginden çikan 3 Ekim’de müzakerelerin baslamasi karari dahil basindan beri Türkiye’ye en büyük destegi Basbakan Schröder verdi. Bundan sonra da AB ile iliskilerin olumlu gitmesinde en ciddi katkiyi Türkiye, Avrupali sosyal demokratlardan beklemektedir.

 

Bu duruma karsin Baykal’in, CHP’nin geleneksel politikasina aykiri olarak olumlu bir tavir sergilemediginden dolayi kamuoyunda çok elestirildigi biliniyor.
Katildigi o CHP Kurultayinda Schröder konusmasini, “Ilk seçimde Baykal’in Basbakan olmasini diliyorum” diyerek bitirmisti. Ne yazik ki, 1999 seçimlerinde CHP baraji geçemedi ve tarihinde ilk kez Meclis disinda kaldi. O tarihte siyaset meydaninda yasakli ve adi unutulmakta olan Tayyip Erdogan bugün Basbakan. Halk kriz sonrasinda iktidarda olan partileri tasfiye ettigi için de CHP, tek basina Meclis’te Ana Muhalefet partisidir.
11 Eylül 2001’de New York’ta baslayan dinler arasi, kültürler arasi savas, Avrupali Liderleri mecbur ettigi için, laik ve çagdas Müslüman tek ülke olan Türkiye’yi seklen de olsa yanlarina aldilar. O nedenle, hiç de hak etmedigi halde, Tayyip Erdogan basta Schröder sosyal demokratlarin sayesinde 2005 yilina güçlenerek girdi. Hemen her konuda salt muhalefet etme saplantisindan kendisini kurtaramayan CHP Genel Baskani ise, takindigi olumsuz tavir yüzünden CHP yine elestirildi.
Zaten 1993’ten buyana SHP’yi kapattirarak bütünlesme amaci ile baslayan iç kavgalar yüzünden sürüp gelen olaganüstü kurultaylar, halkin indinde partiyi küçümsenir ve ihmal edilir hale getirmisti.
Baykal’a baglanan umutlarin 2004 yerel seçimleri sonunda hizla erimesi sonucu 3 Temmuz’da baslayan olaganüstü kurultaylar perdesi, Baykal’in dün çagirdigi 29 Ocak Olaganüstü Kurultayi ile sürüp giden “kurultaylar filminin” hiçbir zaman bitmeyecegini gösteriyor. Ancak, artik yalniz partizanlarin okudugu ve bu sayede medyada yer alan CHP’nin, böylece gelecek seçimde bir kez daha Meclis disinda kalacagi da sagduyunun ortak kanisi oldugu da yadsinamaz..
Bütün bunlari Baykal’in herkesten önce gördügünü adim gibi biliyorum. O nedenle iki gün önce sunu yazmistim; “Bu Genel Baskani Ancak Tanidigim Baykal Degistirebilir” Bunu yazmaktan dilegim, bu gün sürüklendigi durumdan CHP’yi yine Baykal’in kendisinin özveri göstererek kurtaracagi idi.
Bu yazdigim daha kurumadan bir rüya gibi geldi geçti. Canli yayinda Baykal’i sonuna kadar izlemeye benim yüregim ve aklim yetmedi. Yillarca yaninda büyük bir içtenlikle ona bagli olan bir ortak dostumuz “inatla sonuna kadar ve içim sizlayarak izledim tam bir hezeyan içinde idi” dedi.
Mustafa Sarigül “Dürüstlük ve seref konusunda en son konusmasi gereken, Baykal’dir” diyebiliyor. Ona karsi Baykal da, “Simdi vücudumuzda cerahat var, bunu patlatacagiz ve sonra onaracagiz” diyor. 29 Ocak Olaganüstü Kurultayi’nda bu iki kisi CHP’nin Genel Baskanlik yarisini yapacaklar.
Deniz Baykal bu kurultaya Sosyal Demokrat Alman Basbakan Schröder’i çagirmayi aklindan geçirebilir mi? Aklindan geçse bile alacagi yanit “Adreste bulunamamistir” olacagini Baykal benim kadar iyi bilir.

Tarih: 26.01.2005

Okunma : 1068

Kategori : NTVMSNBC

yorum oku/yaz - Yazdır