Cevikce / Haber ayrıntısı

Hakkâri'ye çocuk parki (22/01/2005)

Yasar Seyman her zamanki aydinlik kalemiyle 8 Ocak 2005 tarihinde sunlari yazmis: "(...) Kent olusu cumhuriyetle yasit Hakkâri merkezinde çocuk parki yok! Hakkâri'de issizlik sorunu yüzde yetmislere variyor. Asmin diyari Hakkâri okullarinda soguktan titreyen çocuklar, bizim çocuklarimiz, yarinlarimiz degil mi? Ülkemizin sivil toplum örgütleri, isadamlari, sanatçilari, girisimci kadinlari, Hakkâri'nin yüz aklari isminizi tasiyan bir çocuk parkini Hakkâri'de yapmaya var misiniz?"
 

Simdi ben de bunlarin altina, 1976 yilinin temmuz ayinda yani yaklasik 30 yil önce yazdiklarimi ekliyorum. (O tarihte Abdullah Öcalan'in adi sani bile yok.)

"(...) Semdinli'nin yilin alti ayi kapanan yolunun ancak mayislarda açilabildigini, Çukurca da bir çift lastik ayakkabi için yurttasin Hakkâri Valisi'nden belge almasi gerektigini, Zap Suyu vadisindeki eski Mezopotamya uzantisi yabanilesmis üzüm baglarini insanlarimizin terk edip gittigini Daglica'da yasayanlarin halinin, görenden degil, tahmin edebilenlerden ögrenildigini haritada pek göremeyiz.

Cizre'de sicaktan insanlar uyuyup kalir, içmeye bile suyu zor bulur. Midyat'a dogru gece yola çikmak korkutucu bir istir. Sirnak'ta daglar kömür dolu ancak yöre fakirlikten kurtulmamis. Botan Çayi akar durur, insanlar fakir. Kozluk, Sason dolayindaki tütünün kalitesi hiçbir yerde yoktur. Ne getirebilmis oralara? Hiçbir sey.

Batman bozkirinda fiskiran bir zenginlik (petrol), çevresine hiçbir sey verememis, üstelik aci bir yabancilasma var tellerin öbür tarafinda. Baykan'dan Bitlis'e insanlar yesilligin degil derdin içinde. Dogubeyazit'tan Agri heybetli gözükür. Dogubeyazitli is için kosar durur Igdir Ovasi'na. Uzak yer! Tuzluca'da kahveler dolu, ne yapar, ne yer içer bu insanlar!

Ardahan'dan Kars'a dag tas hayvan dolu, insanin gözü parlar zenginlik kaynagi diye. Bakilmaz, beslenmez, satilmaz. 'Savsatli, Ardanuçlu ne is görür?' diye soran azdir. Alti ay yolu kapanan Semdinli'den daha fakir... Maçailliler (Camili) tarihte kalmis gibi henüz karismamislar insan içine. Nasil olsun ki? Dokuz ay geçit vermez yollan, belli ki devlet yok orada. Bingöl'de sanki her gün deprem var. Her yer kirik dökük. Yedisu Vadisi bolluk vadisi, gidilip gelinebilse... Bir heyelan, simdi git gidebilirsen bugünlerde Kigi'ya. Hayvanlarin yemi için insanlar sirtinda yük tasir.

Diyarbakir bugday ambari olur, verim artirilabilse! Büyükçe bir köy sanki günesin altinda Diyarbakir. 'Niye Gaziantep kadar olsun, sanayisi gelismez?' Sokaklarda yoksul insanlar, bir o tarafa, bir bu tarafa... Erzurum dogunun Parisi imis. Anlasilan, bu nedenle Erzurumlularin çogu Istanbul'da, Ankara'da, Izmir'de yasam savasi veriyor."

Yasar Seyman'in bugün yazdiklariyla 30 yil önce benim yazdigima bakinca, sunu düsünmekten kendimi alamadim: "30 yil sonra Hakkâri'de degisen bir sey yok!"

Tarih: 12.03.2005 15:24:38

Okunma : 675

Kategori : Vatan Gazetesi

yorum oku/yaz - Yazdır