 |
"Danimarka'da seçimleri, is basindaki liberal muhafazakâr koalisyon kazandi. Seçimi kaybeden muhalefet lideri Mogens Lykketoft istifa edecegini açikladi." Bu haberi okuyan hemen herkesin aklina bizim liderler gelir. Seklen çekildik demelerine karsin, Rahsan Hanim'la birlikte Bülent Ecevit, DSP'nin genel baskanligini hâlâ sürdürmektedir. Daha iki gün önce kendince önemli bir konuda hükümeti elestirmek için Istanbul Havaalani'nda basin toplantisi yapamamasini, Ecevit sorun yapti. |
|
* Bülent Ecevit, Ulus Gazetesi'ndeki politika yazarligini saymazsak, 1957'de CHP'den Ankara Milletvekili olarak basladigi politikaciligi tam 48 yildir sürdürüyor. Parti lideri olarak kaç seçime girdigini kendisi bile istatistik karistirmadan yanitlayamaz. Bence basarili oldugu iki seçim var. Ilki 1973 seçimleri; ikincisi, onun devami olan 1977 seçimleri. * Demirel 1964'te basladi. Bugün eylemli politikada yok artik. Ancak 1971'de 12 Mart askeri müdahalesinde sapkasini alip girmesi ile baslayan Basbakanliga gelip gitmeleri fikralara konu olmustur. Adalet Partisi'nde ve sonra onun devami olan Dogruyol Partisi'nde, yerine bir genç politikaciyi hazirlamadigi için Demokrat Parti çizgisine bugün, o siyasetin devami olmadigi halde Tayyip Erdogan sahip çikmaktadir. 1995'te baraji zor asmisti * Ingiltere'nin yakin geçmisinde adi çok tartisilan politikacilarin basinda Bayan Thatcher gelir. Basarili bir basbakan olarak animsanir. Muhafazakâr Parti'nin basbakani iken yapilan kongrede yüzde 60'in üstünde delegenin oyunu aldigi halde "Kendine güven siniri olarak hedefledigi yüzde 70'i alamadigi" için istifa etti ve politikadan çekildi. * Erdal Inönü'ye karsi genel baskanlik için Baykal üç kez kurultay kaybetti. 1992'de yeniden açilan CHP'de, 1976'da baslayan "Baykalci Hareket"ten baska güçlü bir kadro kalmadigi için Baykal, rakibi Erol Tuncer'i kolayca yenerek Genel Baskan oldu. 1995 seçimlerinde baraji çok az farkla asarak CHP meclise besinci parti olarak girebildi. O seçim, partinin lideri olarak Baykal'in ilk seçim kaybi idi. 1999 seçiminde baraji geçemeyen CHP meclis disinda kaldi. CHP'lilerin üzüntüsü ne? Baykal, yakin çevresinin içten zorlamalari ile isteksiz istifa etti. Ancak hiç zaman geçirmeden Baykalcilarin emanetçi gibi seçtikleri Altan Öymen'e karsi parti içi çalismalara basladi. Bu baskilara dayanamayan Öymen'in çagirdigi kurultayda, Baykal Genel Baskanliga yeniden geldi. 2004'te de yüzde 20 oyu bulamayan Baykal özellikle DYP ve MHP'nin baraji geçememeleri sayesinde meclise girebilen ikinci parti oldu. Akli basinda herkes bu sonucu, CHP için tam bir basarisizlik saydi. 2004'te yapilan genel yerel seçimlerde ise oyu daha da azalan CHP Izmir disinda hemen bütün önemli illerde seçimleri kaybetti. Danimarka Sosyal Demokrat Partisi'nin Genel Baskani'nin seçimi kaybettiginde söyledigi su sözler çok anlamlidir. Lykketoft, "Kendim kaybettigime degil, ülke yönetimini sosyalist olmayanlarin elinden alamadigima üzgünüm" diyor. * Bugün CHP'lilerin en büyük üzüntüsünün ne oldugunu biliyor musunuz sevgili okurlar? Yalnizca CHP'nin kaybetmis olmasi degil, AKP'nin ülkeyi istedigi gibi yönetebilecegi bir güçle iktidara gelmesine neden olmasidir. Çünkü Avrupali sosyal demokratlar gibi seçim kaybeden liderin bizde de geregini yapma ilkesi olsa idi 2002 seçiminde Tayyip Bey bu sonucu asla alamazdi. |
|