Cevikce / Haber ayrıntısı

Okullardaki siddet olaylari

Türkiye haftalardir okullardaki siddet olaylarini tartisiyor. Her alanda siddetin yayginlasmasina paralel olarak son yillarda okullarda da olanlarin kamuoyunun gündemine tasinmasinda genç kusak ögretmenlerin sorumluluk anlayisinin etkili olduguna inaniyorum. Ancak sorun yeni gelisme degildir. Üstelik tartisildigi gibi olaylari salt güvenlik ya da polisiye bir sorun olarak görmek ve göstermek çok yanli
 

Dr. Atilla Namarasli'dan aldigim bir sitemli notu aynen aktariyorum; "Hastaneye lise mezunu bir genç aldik. Doktor yardimcisi olarak görev yapiyordu. Bir gün çok önemli bir hata yapinca; 'Evladim hiç olmazsa ARISTO mantigi ile düsünsen, bu hatayi yapmazdin' dedim. Çok gücüne gitti. Aksama dogru yanima geldi: 'Bütün hasta kartlarini inceledim. Bizim ARISTO adinda bir hastamiz yok' dedi. 'Iyice arastirdin mi?' dedim. 'Evet çok iyi arastirdim, kesinlikle yok' dedi…" Dr. Namarasli bunu ilettikten sonra sormus: "Lise mezunlarinin Aristo'yu bilmeden, söylenen cümlenin anlamini dahi anlamaktan aciz olarak mezun oldugu bir egitim sistemiyle nereye gidiyoruz?"

Bu genç 12 Eylül 1980 sonrasi dönemin yetistirdigi bir lise mezunudur. Bu dönemin en önemli özelligi dünyaya el koyan küresellesmenin ülkemizde de etkisinin yayginlastigi dönemdir. Ekonomik açidan olumlu sonuçlarina karsin özellikle sosyal ve kültürel açidan ulusal deger yargilarinin alt üst oldugu bir dönemdir. Yine bu dönem, siyasal anlamda sosyal demokrat deger, ilke ve amaçlarin tasfiye oldugu ve geleneksel liberal kapitalizmin ülkeye hakim oldugu bir dönemdir. Yine bu dönem, ulusal egitimin cumhuriyet döneminde oturmus ve tartisilmaz olan ilke ve hedeflerinden saptirildigi bir dönemdir. Bir de bunlarin üstüne milli görüsçü bir egitim anlayisindaki bir hükümet gerçegi eklenince, son üç yilda ortaya çikan olumsuzluklari çözümlemenin zorlastigi söylenebilir. Bir an için, AKP Hükümetinin Mili Egitim Bakani Doç. Dr. Hüseyin Çelik'in, Dr. Namarasli'ya yanitinin ne olacagini düsünelim; Ilk diyecegi " YÖK'e karsi olusumun nedeni iste bu durumdur". Sonra da, daha önce Milli Görüsçü hocalarinin da yillardir söyledigi gibi, "Cumhuriyet Türkiyesi'nin "çagdas laik egitim politikasi" ülke gençligini bu günkü "yozlasmis ve manevi degerlerden yoksun duruma getirmistir(!)" diyecektir. Zaten, AKP hükümetinin programi, Bakan'in bu söyleyeceklerini belgeliyor:
"Egitime bu bilinçle yaklasan Hükümetimiz, bu alanda giderek artan zaaflari gidermeyi öncelikli hedeflerden saymaktadir. Bu nedenlerle, Hükümetimiz, egitim alaninda köklü bir reform hareketine girisecektir. Laiklik ilkesi, din ve vicdan hürriyetine etkinlik ve islerlik kazandirilarak, dinin, dinî duygularin veya dince kutsal sayilan degerlerin ve sembollerin kötülenmesini önleyebilecek bir din egitimi ve ögretimi, uygulamaya konulacaktir. Kademeler arasinda yatay ve dikey geçis imkânlari saglanacaktir (imam hatiplilerin üniversiteye geçisinin önünü açmak)".
Köklü bir reformun(!) amacinin ne oldugu bu yazilanlarda açikça görülüyor.

Bunlara karsin, hâlâ ülkemizde çagdas bir egitim politikasini yüreklice sürdürebilen okullar da vardir. Örnegin bir okulumuz ögrencisine yaklasimini söyle açiklamis; "ögrenci güler yüzlü, sicak ama ciddi bir ortamda oldugunu algilar ve kendine güveni kazanir. Kimsenin karsisinda dizleri titremez. Fikirlerini ve haklarini savunur. Sosyal bir insandir.

Girisimcidir, cesurdur. Ama 'terbiyesiz' degildir. Çünkü okulunda bu özellikleri kazanmasi için gereken egitimi almistir.

Ögretmenleri kendisine sadece bir adim uzaktadir. Ögretmenlerinden yardim almasi için sadece 'istemesi' yeterlidir. Pozitif bilime inanir, demokrasiyi yasayarak ögrenir, gelenek ve göreneklerine saygilidir ve cumhuriyetin ve laikligin yilmaz savunucusudur.

Bu saptamalar ve yorumlar, ülkemizdeki salt zenginlesme ugruna toplumsal, siyasal ve kültürel açilardan yasanan büyük ama ulusal yapimiza ters düsen degisimin sonuçlarini gösteriyor. Halk bu bakisi ve karsisinda dogru durusu gösterecek "siyasal gücü" ariyor. Umarim gelecek seçimde buluruz.



Tarih: 19.02.2007 12:19:26

Okunma : 732

Kategori : Vatan Gazetesi

yorum oku/yaz - Yazdır