Cevikce / Haber ayrıntısı
Nerede, ne zaman? |
Dis politikada sözden çok uygulama çok önemlidir. |
|
En son rehine olayini Ingiltere'nin burun kanatmadan kisa sürede çözebilmis olmasi, bunun en somut örnegidir. 1980'de, bilim kurgu filmlerine özenerek ABD'nin rehinelerini kurtarmak için uyguladigi Çöl 1 harekâti, bugün Iran'la geldigi çikmazin baslanici olmustu. Deneyimli, akilci ve sogukkanli olmazsaniz sorunlari dost bildiklerinizle bile, ülkeniz yararina çözemezsiniz. Bu gözle bakildiginda Ilter Türkmen son yarim yüzyildir kendisinden övgüyle söz edilecek diplomatlarimizin basinda yer alir. Elbette birçok baska saygin isim de var. Bu yazim, "geçmis hatalar" baslikli yazisi ile ilgili oldugu için onun ismini açtim. Yazisinin özeti söyle idi; "Genelkurmay Baskani Orgeneral Yasar Büyükanit, 16 Mart'ta, Harp Akademileri'ndeki konusmasinda, geçmis yillarda güvenlik politikasinda ve dis politikada yapildigina inandigi hatalar üzerinde durdu. Genelkurmay Baskani'na göre, 1991 yilinda, 36. paralelin kuzeyinde Irak'a dayatilan uçus yasagini desteklemekle, Kuzey Irak'ta bugünkü durumun yaratilmasina katkida bulunduk. Ikinci hata Kibris'ta Annan Plani'ni desteklemekti, çünkü bu planda Türkler lehine sanilan AB müktesebatina derogasyonlar gerçek avantajlar olusturmuyordu. Rumlar Avrupa mahkemelerine basvurarak bu derogasyonlarin hepsini iptal ettirebilirlerdi. * 1991 yilini hatirlayalim. Birinci Körfez Savasi'nin sonunda Irak Kürtleri isyan ettikleri için Saddam'in hismina ugramislardi. Yüz binlerce Irakli Kürt Türkiye ve Iran sinirindaki daglik bölgelere iltica etmisti. 1988 yilinda Halepçe katliamini takiben 60 bin kadar Irakli Kürt'e melce vermis olan Türkiye, bu defa sinirlarina dayanmis olan 500 bin Irakli Kürt'ü mülteci olarak kabul etmek istemiyordu. Bunun alternatifi Kürtlerin Kuzey Irak'ta güvenlik içinde yasamasina imkân verecek kosullarin saglanmasiydi. BM Güvenlik Konseyi de bu yönde bir karar kabul etmisti. Bu operasyonlarin Türkiye'nin de yararina oldugu kanaatini hem hükümet ve hem de Genelkurmay paylasiyordu. Unutmamak gerekir ki Çekiç Güç devrinde Türk kuvvetleri Barzani'yi para ve silahla destekleyerek onunla birlikte PKK'ya agir darbeler indiren operasyonlar yürütebilmislerdi. * Genelkurmay Baskani'nin Annan Plani'na yönelttigi elestirilere gelince, Annan Plani'nin ideal bir plan oldugunu kimse iddia edemez. Fakat Türkiye ve Kibris Türkleri, her zaman, Denktas'in Makarios ile 12 Subat 1977'de imzaladigi belgedeki model çerçevesinde, iki bölgeli federal bir çözüm arayisi içinde olmuslardir. KKTC'nin 1983'te kurulmasi politikamizi degistirmemistir. Annan Plani iste bu modelin, birlesmis bir Kibris'in AB üyesi olacagini da hesaba katan, çok ayrintili bir formülasyonundan ibarettir. Birçok katilim antlasmasi katilan ülkenin özelligine göre derogasyonlar içeriyor. Bunlarin iptal edildigini pek duymadik... Ancak, simdiden bu yola gittikleri ve mahkeme karari ile mülkiyet haklarindan istifade edemeyenlere çok yüksek tazminat ödedigimiz de göz ardi edilemez. Annan Plani bu yükü mutlaka azaltacakti. Geçmis hatalar üzerinde elbette durulabilir. Fakat bugün nerede oldugumuzu da degerlendirmeliyiz. Bazi firsatlarin kaçirilmasi da hataydi! (Saniyorum 1 Mart tezkeresi isaret ediliyor. E.Ç)" |
Tarih: 10.05.2007 18:21:33 |
Okunma : 707 |
Kategori : Vatan Gazetesi |