 |
Yasar Seyman’i 1989 yerel seçimlerinde Ankara’nin Mamak ilçesine SHP’nin Belediye Baskani adayi yaptigimizda tanidim |
|
1970’lerde, gençligin dolup tastigi CHP’nin görkemli kurultaylarinda onu hep görürdüm. Siyah saçli, iri gözlü yigit bir genç kizdi. Belediye baskani olamadi ama muhtar babasinin izinden yürüyerek, halkin içinden yükselen güçlü bir siyasal ses oldu, kalem oldu. Isçi kardesleri arasindan servi gibi serpildi, büyüdü, eli kalem tuttu, yazdikça yazdi. Ödüller aldi. Hiç uçmadi, daha çok çalisti daha çok üretti. Sendikasinin basinda emegin hakkini almak için isçi kardeslerinin önüne düstü, engelleri birlikte asti, güçlerine güç katti. “Ben eristim” demedi, kadinin da basi dik, akli is ve gönlü hos olsun diye yollara düstü, konustu, yazdi, eylem üstüne eylem yapti. Kendi sözü ile “erkekler parlamentosu”nu asmak için politik kavgalardan hiç yilmadi. Elde kalan son sosyal demokrat isçi örgütü Türk-Is’in, sagci ellere geçmesine karsi, kollari sivadi, kongre savasimina katildi. Yenildiler. Ertesi sabah, “ yarin yeni bir baslangiçtir” diyerek derinden bir soluk aldi. Yasar Seyman, aydinligin ve aklin yolunda tipki ilk günkü gibi bu gün de, daha hizli kosuyor. Onu övmek için yazmadim bunlari. CHP’nin kongreleri sürüyor. Ve her gün gazetelerde partiyi halkin gözünde gittikçe eriten hukuk disi haberler okuyoruz. Oysa yerel seçimlere bir sey kalmadi. Izmir’in, Çankaya’nin belediye baskanliklarini da CHP’nin elinden AKP alirsa, “halkin yüzüne nasil bakariz” korkusu hepimizi acitmaya basladi. Iste bu ortamda Yasar Seyman’in bir rüyasini okudum ve size de anlatmak istedim; “Yeni binanin uguru herkesin davranislarina yansiyor. Genel Baskan Deniz Baykal her zamanki hizli temposuyla yaninda Nesrin Baytok, korumasi ve elinde alti oklu kirmizi dosyasi ile TBMM'ne kosuyor. CHP'de son yillarda görülmeyen bu yogunluk beni inanilmaz gönendiriyor. Izmir milletvekili ile sevincimi paylasiyorum. Bir de CHP saga kaydi diyorlar. Olacak sey mi? Tüm kosullar soldan yana gelisirken; saga kaymak olur mu? Kirginliklar son bulmus. Solun ilkelerini kullanarak iktidar olanlarin elinden iktidari almanin günü gelmedi mi? Sorumun yanitini almadan; yatak odasinin kapisi tikliyor: Firat, ‘Annecigim, günaydin! Ise geç kalacaksin. Okula gidiyorum. Hosça kal’ diyor. Gördügüm düsle güne basliyorum. Haydi hayirlisi...” Bu rüyayi niye görmüs olacagini düsündüm Yasar Seyman’in! Hemen aklima kisa süre önce yazdiklari geldi. Açtim yeniden okudum; Siyaset adami, kadin sendika önderi Yasar Seyman diyordu ki, “ Su an aktif siyasetten uzak olmama karsin siyasi gelismeleri özenle izliyorum. Siyasi yapi güven verici olmak adina yeniden yapilandirilmali, demokratik isleyisi yasama dönüstürmeli, lider odakli olma yerine ortak akildan, çagdas katilimdan yana olmali. Siyaset yapan kadrolar lider sözcüsü olmak yerine üyesi olduklari partinin sözcüsü olmali. Iste o zaman güçlünün olusturdugu ’Kurtlar sofrasi’ yerine ortak akil ve demokratik katilimi yaratan düsünce üreten sofralara dönecek ve tüm partili üyelerin oturdugu sofralar kurulacak iste o zaman siyaset çirkinliklerden güzellikler yaratacaktir”. |
|