Cevikce / Haber ayrıntısı

"Türban" velev ki siyasal simgeymis!

Yazima, Selçuk Üniversitesi Islam Felsefesi Anabilim Dali Baskani Doç. Dr. Sahin Filiz'in Türbanla ilgili arastirmasinin sonuç bölümü ile baslamak istedim:
 

"Siyasallasan ve seçkinci bir kamusal dinsellik alanini gittikçe 'ötekiler' aleyhine genisleten türban söylemi, Islam'in ahlaki ve medeni özünü gölgeledigi gibi, bugün, tüm ABD, AB yanlisi ve küresel ilimli Islam söyleminin yerli isbirlikçileri için, emperyalist ve mandaci tuzagin halk yiginlari nazarinda mesruiyetini saglayan "Islami" makyajla servis edilmesini de kolaylastirmaktadir. Avrupa Birligi, ABD kaynakli ilimli Islam propagandasi ve dinler arasi diyalog faaliyetleri, 'türbana özgürlük' talepleriyle çakisan bir sürecin temel parametreleri olarak 'Islami kesim'de dinsel olarak onaylanmis ve sindirilmistir. Ülkemizi ve Türk ulusunu parçalamayi amaçlayan AB'ne ve onun ülkemizdeki sivil uzantilarina karsi çikmak, türban özgürlügüne ve dogal olarak da Islam'a karsi çikmakla bir tutulmak için, türban söylemi, Milli devlete muhalefetin dinsel motifi olarak islevsellestirilmektedir."



***

Basbakan Erdogan Medeniyetler Ittifaki Forum Toplantisi için gittigi Ispanya'da sunlari söylüyor: "Velev ki bir siyasi simge olarak takildigini düsünün, siyasi simge olarak bas örtüsü takmak suç mu? Simgelere, sembollere yasak getirebilir misiniz? Buradaki dert baska. Halkinin yüzde 99'u Müslüman olan ülkede yasaklaniyor. Özgürlükler noktasindan çözümüne inaniyorum. En yakinda çözecegiz".
Ilk önce AKP Genel Baskani Tayyip Erdogan'in, esleri yüzünden sanki kisisel sorun haline getirdigi türbani siyasal simge olarak kabullendiginin altini çizmek gerekir. Ikincisi, dikkat edilirse Basbakan daha önce de oldugu gibi bu türban takintisi ile ilgili çikislarini hep yurt disinda yapiyor. Eger Avrupa Birligi (AB) ülkelerine demokrasi tutkunu oldugunu kanitlamak istiyorsa, bosuna çabaliyor! Kirk yillik demokrat Avrupalilar milli görüsçü AKP'lilerin ne oldugunu bizden daha iyi biliyor. Hrant Dink öleli bir yil oldu, hâlâ yeni Adalet Bakani eski Adalet Bakaniyla 301'de anlasamadi. Ayrica muhafazakâr Erdogan, sosyalist Basbakan Zapatero'nun Ispanya'sinin fasist Franko'yu tarihe gömdügünü unutmus gözüküyor. Türbandan söze girip, özgürlügü 24 saat soluyan Ispanyollara özgürlügü tanimlamaya yelteniyor! Son iki yildir AB'nin ekonomik, mali yararina dönük olan isteklerinin hepsini de karsiladigi halde, insan haklari ve özgürlükler konusunda yeni bir tek adim atmadigini da göz ardi etmeye çalisiyor.


***

Aslinda bana öyle geliyor ki, Basbakan'in amaci, yeni bir çikmaza gitmekte olan as ve is sorununu, (ekonomiyi), seçeneksiz kaldigi için oyunu aldigi halkimizin gündeminden kaçirmaktir. Basbakan, üstesinden gelemedigi konularda gündemi degistirmek için genellikle hep türbani bilinçli bir sekilde kullanmaktadir. Basbakan Tayyip Erdogan bu yöntemini, ummadigi ve çok hazirliksiz oldugu halde 2002'de ülkenin yönetimini ele geçirdiginden beri ustaca sürdürüyor. Çünkü milli görüs siyasetinin karsisinda olan iki güçlü rakibini, onlarin en duyarli oldugu iki soyut konuyla ugrastirmakta basarili oldugu yadsinamaz. CHP'nin ve ordunun laiklik söz konusu olunca, diger sorunlari ötelediklerini sinayarak ögrendi.
Artik küresel ekonominin pesinden sürüklenir hale getirilen ekonominin 2007'nin sonbaharindan bu yana hizla yokus asagi gitmekte oldugu en yetkili agizlarin dilinden düsmüyor. Üretim ve kapasite kullanimi hizla düsüyor. Hükümetin yandasi en büyük holdingler bile her sabah "dolar mi, petrol mü, altin mi" diye fal açar oldu. Faiz cenneti haline gelen ülke, nerde ise Banker Soros'larin iki dudagi arasinda sikismis durumda. Bu gerçegi en yakindan görenlerin basinda da elbette Basbakan geliyor. Öyle, Merkez Bankasi'ni Istanbul'a tasimakla filan, gelen kasirganin durdurulamayacagini en iyi bilen de yine Basbakan'dir. Ne var ki, gündemi bu gerçeklerden kisa süre de olsa kaçirabilmenin telasi içindeler. Saniyorlar ki, 2002 krizi Sezer Ecevit'in basina, Anayasa'yi firlattigi için patladi. O nedenle benzer hatayi yapmayip(!), gündemi istedikleri gibi yönlendirirlerse, zaman kazanacaklarinin hesabi içindeler. Cumhurbaskani o yana, Basbakan bu yana, türbanli eslerini de yanlarina alip ülkenin gerçek gündeminden kaçmayi basarsalar da, as-is derdinde olan halk elbet bir gün onlardan da hesap soracaktir. Cumhurbaskani olmak bile, Türkiye'nin yakin tarihini iyi okumaya her zaman yetmeyebiliyor.

Tarih: 3.02.2008 15:58:45

Okunma : 683

Kategori : Vatan Gazetesi

yorum oku/yaz - Yazdır