Cevikce / Haber ayrıntısı

R. T. Erdogan'in hemserileri

Bizim gazetede geçen günlerin birinde söyle bir baslik vardi: "Ortak yanlari nedir?" Fotografta Murat Karayalçin, popstar Tarkan, Dr. Mehmet Haberal ve R. T. Erdogan vardi.
 

Yaniti elbette "Rizeliler" idi. Bilimden politikaya, spordan sanata, is dünyasindan diplomasiye her alanda pek çok sayida basarili, ünlü ve çaliskan Rizeli oldugunu, Türkiye'yi birakin Avrupa'da bile bilmeyen yoktur. Hele, Temel'in de Rizeli oldugunu dünya âlem bilir. Eee, "mafya dünyasi da onlardan sorulur" dersek, umarim alinmazlar. En ilginci, birbirlerini de çok iyi tanirlar. Hem kimsede olmadigi kadar yardimlasir hem de aralarindaki kiskançliktan bazen kardesine bile acimaz olurlar.

Cografi konumu, doga yapisi ve gen özelligi dolayisiyla Rizeli, son iki yüz yildir yaban ellere dogru yorulmadan kosup duruyor. Ikinci kusak Almanci, en büyük gururu "Rizeliyim" derken duyar. Zayif olduklari tek alan ask romani yazmaktir. Duygusallikla gerçekçilik arasinda çogu zaman bocalarlar. Siir yazmakta usta degillerdir ama okumayi pek severler. Hele ki, meydanlarda nutuk atarken! Ben yazsa idim o bes ünlü Rizeli'nin arasina New York'ta tanidigim Sami'yi de koyardim.

Sami'yi babasindan ögrendigi "Rize pidesini" firina sürerken bir süre izledim. Küregini ikinci kez doldururken "selam hemsehrim" dedim. Sami'nin pizza firininin ne tabelasinda Türkiye'yi akla getirecek bir kelime var ne de duvarlarinda reklâm... Sanirsiniz burasi Italyan dükkâni, içeridekilerin bizden oldugunu anlayamazsiniz. Sormadim, ama 11 Eylül sonrasi korkudan degistirdiklerini düsündüm. Sami'nin mavi gözlü karisi ve kizlari, biz konusurken aile görgüsü geregi agizlarini açmadilar. Ne zaman ki, ben sordum; iki kiz kardes de okuyormus. Hem de pizza paketini babasinin "Götur ha o atrese, gecüktügün için de ona ki, kizmasun" emriyle giden büyük kiz, mimar olacakmis. Buram buram Rize, Karadeniz kokuyor hepsi de, kimlik yillar sonra aynen devam ediyor. Müsteri saati, giren çikan çok fazla oldugu için, ben ayak bagi olmamdan dolayi sikilmaya basladim. "Sonra gelirim daha çok konusuruz." diye çikmaya yeltendim. Gelin görün ki, Sami usta çok dolu imis, kolumdan tutup basladi konusmaya: "Sen bizum Rahmetlu Murat Kumbasar'i, Yakup Kepenek'i tanir misun? Ha ben onlarla çekisirdum, o zaman ben onlari solcu saymazdum, bana Kominist Sami derlerdu." diyerek 1980 öncesi yasanan sag-sol kavgalarindan canini kurtarmak için kaçmak zorunda kaldigini anlatmaya basladi. Birden aklima, Türkiye Komünist Partisi'nin (TKP) 1960'lar sonrasi uzun yillar genel baskani olan Ismail Bilen geldi. Onun da Rizeli oldugunu Sami benden ögrendi.

Nereden nereye, simdilerde Ergenekon dosyasina ünlü Rizelileri de soktular. 1991 seçiminde Mesut Yilmaz'in karsisina Demirel, DYP'den ünlü cerrah Haberal'i aday çikarmisti. Yillar sonra 2000'de Basbakan Yardimcisi Yilmaz, Baskent Üniversitesi Rektörü Haberal'i Ecevit'le birlikte Cumhurbaskani adayi yapmak istedi. 12. dalgada gözaltina alinip Istanbul'a götürülürken Demirel Haberal'a, "vatanperverliginizden kimse süphe edemez" demisti. Rizeli tutkunlugu ile yakin dostu R. T. Erdogan'in yasakliligi kalkip, Siirt'ten milletvekili olmasi için Haberal'in ne denli gayret gösterdiginin yakin taniklarindanim. Senin neyine, 2004'te laiklik konusunda hükümeti elestiren rektörlerle birlikte Anitkabir'e yürümek! Bir aksam önce Basbakan sana Rizelilik hatirina, "sen katilma" dememis miydi…

Biliyorum degerli okurlar kim bilir sizin akliniza daha kimler, neler geldi, su Rizelilerle ilgili. Sizde bir yerlerde anlatin. Ama dikkat edin haa! Sakin Basbakan'i üzmeyin, sonra...



Tarih: 15.06.2009 14:27:22

Okunma : 700

Kategori : Vatan Gazetesi

yorum oku/yaz - Yazdır