 |
"Çözüm öneren herkese kapimiz açik"
|
|
Basbakan Erdogan'in 2007 seçim aksami, partisinin balkonundan verdigi uzlasmaci ve toparlayici olacagi sözüne karsin o günden beri tersine, tam bir kavga tirmandiricisi oldugunu kimse yadsiyamaz. Ne var ki, sokaktaki adama sorarsaniz, bu gerçege karsin gerginligin birinci sorumlusu olarak çoklukla CHP Genel Baskani'ni gösterir. Oysa Baykal'in, sert ve agir konussa da, agzindan bir tek saygisizca ve yalan kelime çikmadigini da yine herkes kabul eder. Hele ki, son dönemde açikça görüldügü gibi önemli ülke sorunlariyla ilgili konularda, her sözcügüne özen gösterdigi bir gerçek. Iktidarlarla muhalefet arasindaki tartisma konusunda, 1980 sonrasi döneme söyle bir bakalim: 1983 seçiminde Turgut Özal'in, sakin ve daha çok halkin temel sorunu olan ekonomik konulara agirlik veren söylemine karsilik, 12 Eylül'cü generallerin destekledigi MDP'nin Genel Baskani Turgut Sunalp'in takindigi saldirgan tavir halkin tepkisine neden oldu. 1989 yerel seçiminde, bu kez Basbakan Özal, Erdal Inönü'yü küçümseyen ve SHP'yi karalayan bir tavir takindigi için partisi ANAP çok büyük oy yitirdi. Yasakli olan Ecevit, Demirel ve diger siyasi liderlerin affini öngören 1987'deki anayasa degisikliginin referandum oylamasi öncesi, Kenan Evren'in Cumhurbaskani sifati ile sürdürdügü karalama ve asagilama amaçli gerginlik propagandasi yüzünden halk eski politikacilara sahip çikti. SHP ile CHP birlesmesinden bir süre sonra Genel Baskanliga gelen Baykal, Basbakan Tansu Çiller'e karsi koalisyonu bozmak için gerginlik yaratti. Yapilan 1995 erken seçiminde en zararli çikan CHP oldu. 1999 seçimleri öncesi, o tarihe kadar görülmemis sertlikte ve uzun süren bir tartisma ortami yasandi. Baykal'in 1998'in ilkbaharinda baslattigi erken seçim tartismasini, Basbakan Mesut Yilmaz'in Ticaret Bankasi ihalesi ile ilgili suçlamalarina dayatarak tirmandirmasi, seçim ortamini adeta politik savasa dönüstürmüstü. Gerginlikten duydugu bikkinligin ve yilginligin faturasini halk, aslinda özünde hakli oldugu halde yine Baykal'a çikardi. 1999 seçiminde CHP baraji geçemeyerek, ilk kez meclis disinda kaldi. CHP Genel Baskani bütün bu gerçekleri yasayan bir politikacidir. Öyle olmasina karsin, Baykal'in 2006'nin ikinci yarisinda baslattigi Cumhurbaskanligi ve erken seçim tartismasi, yilsonunda gerginlige dönüstü. Kuskusuz siyasal görüsüne ve geçmisten gelen aliskanligina uygun oldugu için Erdogan bu kirici ve karalayici tartismayi kendi hesabina kullandi. 2007'de AKP'nin oyu yüzde 34,29'dan 46,50'ye çikarken, tek büyük muhalefet partisi oldugu halde CHP, ancak yüzde 1 artarak 20,89'da kaldi. Yasanan gerginliklerin halk indindeki baslica sorumlusunun Baykal oldugu hesabi ve kiskirtmasiyla, basta Basbakan Erdogan olmak üzere AKP yöneticileri her konuda CHP'ye saldirmayi ve gerginligi bunalima dönüstürmeyi basardilar. Son "demokratik açilim" sürecinde de böyle yaptilar. Açilimin içinin olmadigini kendileri de bilmekteler. Baykal'in elestiri ve endiselerinin kamuoyunda destek gördügünü görünce ortami yumusatmak zorunda kaldilar. Tayyip Erdogan'in hesabi yine, Baykal'in gerginligi sürdürmekte israr edecegine dayaniyordu. Iste bu kez, "Samimi olarak çözüm öneren herkese kapimiz açik" derken Baykal, Basbakan'in beklemedigi ama dogru tavri takinmis oldu. Kulagi kesiklerin bir erken seçim kokusu aldigi bu günlerden sonra CHP Genel Baskani dogrulari söylemeyi sürdürmeli. Ancak, simdiye kadar oldugundan daha yapici ve sakin bir tutum takinir ve bu tavrinda sabir gösterirse, halkin CHP'ye sahip çikacagini hep birlikte görecegiz |
|