 |
12 Haziran seçimi için liderler meydanlara çikti. |
|
CHP, televizyonlarda geçmis seçimlerden farkli bir yüzle yarisi erken baslatti. Aile sigortasi basta, halkin as ve is derdine çareyi öne alan seçim bildirgesini açikladi. AKP geçen iki seçimde oldugu gibi Basbakan Erdogan’in Demirelvari çarpici seçim projeleriyle yine sandiklari dolduracagina inaniyor. Bahçeli de eskisi gibi yirtinmadan, daha agirbasli bir üslupla milliyetçiligin tek sesi rolünü üstlenmis gözüküyor. Tarafsiz BDP, 2007’ye oranla bölgenin tamamina el koymak hirsi içinde. 1980 öncesi seçim tahminleri meydanlarin hesabiyla yapilirdi. Iletisim tekniklerindeki asama, TV basta medyanin halki sandiga yönlendirme açisindan öne geçtigi tartismasini yaratti. Yine de, partiler geleneksel aliskanliklari olan alanlari doldurma ve öylece ekranlara girme çabasindalar. Liderlerin de basrolü üstlendigi rengârenk bir sahne yarisina dönüsen açik hava toplantilarini özellikle Anadolulular bir anlamda eglence ve merak giderme olarak ta sevdiler. Geçmis seçimler gösterdi ki, alanlari dolduran kalabaliklar ne kadar yogun olursa olsun, sonuç için bir ölçü degildir. Birincisi, lehine gözüken görkemli bir tablonun, o partinin oyunu artiracak ek bir etki yaratmadigini artik biliyoruz. Ikincisi de, çevreden de topladigi kalabalik her yerde o partinin oy oranlarini göstermiyor. Çok eski ama bu konuda en ilginç sonuç 1954 seçiminde yasandi; Muhalefet lideri CHP Genel Baskani Ismet Inönü'nün, o seçime bir hafta kala Istanbul'da Taksim Meydani'nda konustugu kalabaligin üçte birini, iki gün sonra Basbakan Menderes toplayamamisti. Oysa o seçimde Demokrat Parti (DP), en farkli sonucu Istanbul'da aldi. Inönü o unutulmayan, “Alkislari bana, ama oylari DP'ye veriyorsunuz” sözünü o miting için kullanmisti. 1973 seçiminde Adana Kuruköprü Meydani ise CHP’nin iktidara gelecegini göstermisti. Seçime bir hafta kala benim de milletvekili adayi olarak katildigim açik hava toplantisina giderken, “önümüzdeki dönem ekonomik konularda basarili bir muhalefet yapabilirsek, 1977’de Demirel’in elinden iktidari aliriz” diyen Karaoglan’in dönerken uçakta, “bu coskulu kalabalik acaba bir hafta sonra bize iktidar kapisini mi açacak” dedigini hiç unutmadim. Bir yandan da her gün bir yenisinin açiklandigi anketler, kimine göre partilerin kendi propagandasini yapiyor izlenimi birakiyor. Geçen haftanin basindaki bir ankette, AKP yüzde 48.9, CHP yüzde 25.8 ve MHP yüzde 10.9 idi. Yaygin yorum, “belli ki, bunu yapanlar AKP yanlisidir!” oldu. Oysa Samsun’dan baslayarak her gün birden fazla ilde on binlere yeni sözler veren Kiliçdaroglu’nun sayesinde CHP’liler yüzde 30’u asacaklari umudu içindeler. “Alanlar mi gerçegi gösteriyor yoksa anketler mi”, her seçimde tartisilmistir. Benim deneyimim, geçmiste CHP alanlari hep doldurmustur ama sandiga yansitamamistir. Kiliçdaroglu her seyi degistirdigi gibi bunu da degistirecek mi 33 gün sonra görecegiz. |
|