 |
Yemin törenini izlerken, 35 yasimda o kürsüde ettigim ilk yeminimi animsadim. |
|
Daha sonra ettigim yeminlerden animda bir sey yok. Sanki onlar 40 yila yaklasan siyasal kavgamin herhangi bir siradani gibi. 1973’ün bir sonbahar ögleden sonrasi o ilk yemin gününde, Baykal’i ikinci kez görüyordum. Seçimden önce aylarca at sirtinda Antalya daglarinda çalistigi sira bir günlügüne geldigi Ankara’da Baçelievler’deki mütevazi evinde beni görmek için çagirmisti. “Erol, biz seçimi kazaniyoruz. Hükümet olacagiz, ancak her konuda hazirlikliyiz da, ekonomide zayifiz. Uzun yillar iktidardan uzagiz. Anlat bakiyim, ülkemizin ekonomik ve mali durumu nasil?”. Eve geldigimde Perihan’a, “bu gün gördüm ki, Baykal liderlikte Ecevit’in de önünde”. Üç yil sonra 1976’da 17 oyla yitirdik ama Baykal’cilik o Kurultayla basladi. Deniz Baykal’in liderliginde CHP’nin tek basina iktidar olacagina yürekten inanmis bir kadro harekâtiydi. 1999 seçiminde CHP meclis disinda kalincaya dek yükselerek sürdü. Seçimin ertesi sabahi evinde “bir süre olsun dinlenmesini” önerdim. Kabul etmedi. “niye ben, Mesut Yilmaz, Tansu Çiller de istifa etmiyorlar!” dediginde “Sayin Genel Baskanim, onlar birer genel baskan, siz lidersiniz” demistim. Ben o günden beri yaninda degilim. 12 yildir Parti Meclisine de, Milletvekilligine de hiç bir seçimde adaylik için basvurmadim. Partinin sade bir üyesi olarak her görevi elimden geldigince yapmaya devam ediyorum. Hiç beklemedigi bir zamanda ve de sifatina yakistirilmayan bir nedenle genel baskanliktan istifa etmek zorunda kaldi. Son yillarinda yakininda gözükenlerden çok daha fazla üzüldügümü en iyi o bilir. Ulasabilseydim, “lütfen bu günden sonra partide olacaklara siz hiç karismayin” diyecektim. Kabul görmedim. Kiliçdaroglu’nun geldigi 2010 Kurultayindan bu yana parti içinde süren kavgalarda, hep onun adi geçmeye devam ediyor. Bu yönetimin merkez yoklamasiyla liste basi yaptigi Antalya’dan, bir kez daha milletvekili oldu. 13 Haziran günü, “seçim sonuçlari basarisizliktir” deyip, kurultay istedi. Biraz önce yemin töreni yapilirken Gazetemen’de su haber söylesiyi okudum; (BAYKAL'DAN FLAS KURULTAY AÇIKLAMASI: YASIM O KADAR ILERI DEGIL. Kuliste Deniz Baykal'la sohbet sirasinda söz CHP'nin olasi bir kurultayina da geliyor. Baykal önce bu konuda konusmak istemiyor: ''Ben söyleyeceklerimi söyledim'' diyor. Ancak israr ediyoruz. ''Bugüne kadar kaç kurultay yasadiniz?'' diye soruyoruz. Iste flas açiklamada bu soruya karsilik geliyor: ''Geçmise yönelik arsiv çikarma yasim henüz gelmedi.'' Yani Baykal hala 'siyasette varim, buradayim' mesajini iletiyor. Kurultay olasiliginin etrafinda sorular sormaya devam diyoruz. Gazeteciler yakiniyor: ''Meclis'teki süreç bitecek CHP'de kurultay baslayacak. Tatil bizim için yine zor.'' Baykal'dan tek cümlelik yanit: Merak etmeyin.. Kurultay bir günlük is...Kisacasi Baykal, iddiasini hiç kaybetmemis. Aysel ALP / Hürriyet) Hani, 1999’da “onlar genel baskan ama siz lidersiniz” demistim ya, yok artik bu gün öyle düsünmüyorum. |
|