Cevikce / Haber ayrıntısı
Arinç ve Çelik’in telasi bosuna degil! |
Basbakan Erdogan, ABD’li Bush gibi “BASKAN” olamayacagini anlamis durumda. |
|
Simdi artik, 2014’te yapilacak cumhurbaskanligi seçiminin birinci turunda, yüzde 50’yi geçip Çankaya’ya çikma çabasinda. Bütün korkusu, kader arkadasi A. Gül’ün “ben de varim” demesi! Anayasa degisip de, cumhurbaskaninin eskisi gibi meclis degil de halk tarafindan seçilmesi gündeme geldiginden düne kadar, soran meraklilarina, Cumhurbaskani'ndan, “aday degilim” yaniti çikmadi. Erbakan Hoca'nin, 1991’de milletvekili, sonra da 1996’da REFAH-YOL koalisyon hükümetinde bakan yaptigindan bu yana, milli görüs kadrosunda, en üst düzeyden kesintisiz 20 yildir yetki ve sorumluluk almis, bence en deneyimli politikaci, Kayserili Abdullah Gül’dür. Onun bu durusunun ne anlama geldigini en dogru okuyacak olan da, kader arkadasi, R. T. Erdogan’dir! Bu endiseli belirsizlik olmasa, Basbakan'in biri Hükümet’te, digeri partideki sözcüleri, sunlari söyler mi? Bülent Arinç, “Basbakanimiz aday olmak isterse hiçbir sorun olmadan 'Arkadasimiz Tayyip Erdogan adayimiz' deriz, bu is biter. Abdullah Gül'ün böyle bir istek karsisinda farkli düsünecegini zannetmiyorum." Hüseyin Çelik, “Basbakanimiz'in cumhurbaskanligina adayligi söz konusu oldugunda Sayin Gül'ün bu adimi atmayacagina inaniyorum. Ikili arasindaki dostlugun, çok derin oldugu defalarca sinandi.” Bu açiklamalarin Basbakan Erdogan’in bilgisi ve istegiyle yapildigini kimse yadsiyamaz. Zaten, özellikle Davos’ta “van minüt” sovuyla R. T. Erdogan, Islam dünyasinin liderligine soyunarak, ülkesinin dis iliskilerini belirsiz ve sorunlu bir yola soktugunda, Cumhurbaskani Gül’ün kaygili bir sessizlige büründügünü biliyoruz. Bir süre sonra Çankaya’nin, Basbakan’in Birlesmis Milletler ve Avrupa Birligi basta, büyüklerle sürdürdügü “çekismeli” tartismaya soguk baktigi da, kendine has söylemiyle açiga çikti. En son, Baskan Obama’nin Suriye’ye müdahale için nazli(!) davranisi için Basbakan Erdogan “kisitli müdahale bizi tatmin etmez” derken, Cumhurbaskani Gül’ün, “sorun, baris ve diyalogla çözülmelidir” yaklasimi, aralarinda tam bir aykirilik oldugunu belgeliyor. Aslinda, Cumhurbaskani'nin Basbakan'la iki yil önce baslayan bu aykiriligi, yalniz dis politikayla sinirli kalmadi. Taksim Gezi olaylarinin ilk gününde, Cumhurbaskani Gül, “demokrasi sadece sandik degildir” dediginde, Basbakan o denli alinmis olmali ki, ülkeye dönmeyi beklemeden Tunus’tan Çankaya’ya yaniti sertti, “evet demokrasi sandiktir!” O günden beri Basbakan, Misir basta hemen her konuyu, sandik demokrasisi üzerine çekmeyi, inatla sürdürüyor. Son Melih Gökçek’in televizyonunda yayinlanan “Usta’nin Hikâyesi” gibi propaganda gösterilerinin de yenileriyle seçime kadar sürecegi anlasiliyor. Görünen, Çankaya kuskusu, bacayi sarmis durumda. Arinç ve Çelik’in telaslari bosuna degil! |
Tarih: 17.09.2013 15:04:51 |
Okunma : 570 |
Kategori : Vatan Gazetesi |