Cevikce / Haber ayrıntısı
SAVASAN TÜRKIYE GIBIYIZ! |
Içerde ve disarda sanki savas halinde bir ülke görüntüsü veriyoruz. |
|
Temel politikasi, yüz yildir “yurtta baris, dünyada baris” olan bir ülke nasil oldu da bu hale geldi? Bu günkü Ak Sarayin gölgesindeki Basbakan göreve geldigi 2009 yilinda Türkiye’nin, ne içerde can alan terör sorunu, ne de basta komsulari, dis iliskilerinde ciddi bir sikintisi vardi. Reis R.T. Erdogan, Israil’in Nobel Baris ödüllü Cumhurbaskani Simon Peres’i küçük düsürmek için “van minüt” gösterisiyle Arap dünyasinin liderligine soyundugunda, basta kader birligi ettigi cumhurbaskani Abdullah Gül, sagduyulu her yurtsever bu günlerin kaygisini duymaya baslamisti. Disisleri bakani olarak göreve baslar baslamaz, bu gün hala uyanmadigi rüyasinda görmüs olacak ki, özellikle acili sorunlar içindeki yakin komsularimizi isaret ederek, dis iliskilerimizde, “sifir sorun politikasini” ilan ediyordu. Hayrani oldugu Basbakani R.T. Erdogan’la birlikte ve onun emrinde yürütecegi bu politikayi söyle açiklamisti: "Diger aktörler bizim degerlerimize saygili olurlarsa, sorunsuz bir politika mümkündür. Fakat bu demek degildir ki, diger partilerle iyi iliskilerimiz olmasi adina sessiz kalacagiz”. Iste zaten bu günlerin isareti bu cümlede sakliydi. Çünkü? 1 Kasim seçimi sonucu görev alan “Bakanlar Kurulunun” ilaninda görüldügü gibi, o günlerde de artik bütün kararlar, “tek basina ve tek elden” ülke yönetimini eline geçiren, o zamanki Basbakan, bu günkü Cumhurbaskani tarafindan alinmaya baslamisti. Ve 2009’da bu açiklamasinda o günün Disisleri Bakani, simdilerin Basbakani Ahmet Davutoglu, aslinda artik yazili anayasaya aykiri olsa da, “fiilen ve resmen Baskan” oldugunu ilan eden R.T. Erdogan’in politikasini özetliyordu; özetin okunmasi gereken ilk cümlesi basi degil sonudur, “iyi iliskiler adina sessiz kalmayacagiz”? Simdi bu iddiaya Suriye’den bakalim; R.T. Erdogan’in buradaki ilk uyardigi kisi, o sira aile boyu iyi iliskisi (dostu) olan Devlet Baskani Beser Esad’di. Sanmisti ki, Büyük Ortadogu Projesinin (BOP) Esbaskani olarak, ABD’nin planina göre, Suriye’deki iç savasa taraf olmakla, bölge (Arap) ülkelerinin liderligini tez zamanda ele geçirecek! Nasil olsa Tunus’ta esen, Misir ve Libya’da firtinaya dönen bahar rüzgârlari, rotasini laik demokratik cumhuriyetten Ilimli Islâm Cumhuriyetine çeviren Türkiye’nin yelkenlerini sisirecekti! Oysa Binbesyüz yildir bölgenin irk, mezhep ve din savaslarindan kurtulamadigini en iyi bilmesi gereken ülke bizdik. Öyle ki, Osmanlinin gerileme döneminden buyana Imparatorlugun sürüklendigi savaslarin asil nedeni, disardan desteklenen irk ve din milliyetçiligi olmustu. Yemen’den Musul’a, Sam’a uzanan kanli baskaldirilarin ve ihanetlerin arkasinda hep Batinin sömürgen emelleri vardi. 2009 yerel seçiminde halkin tepkisinin sandiga yansimasi ve o nedenle oy kaybeden Reis R.T. Erdogan bu gerçegi görmek yerine, önce 2011 genel ve sonrasinda da cumhurbaskanligi seçiminde, “laik cumhuriyetin barisçi ve gerçekçi politikasina” dönmeyi degil, mezhep ve etnik köken tarafgirligine dayanan milliyetçi bir politikayi tirmandirmayi yegledi. Buradaki asil amaç, basta TRT, iktidar gücüyle baski altina aldigi görsel ve yazili medya araciligiyla seçmenin gündemini istedigi gibi yönlendirmekti. Basarili da oldu, çünkü muhalefet partileri, hem kendi iç kavgalari, hem de liderlikte içine düstükleri zafiyet nedeniyle, seçmen indinde, iktidar seçenegi olmaktan çikmislardi. Rus uçagini düsürmekle, millet olarak girilen duygusal onur mücadelesi, kisa sürede Rusya ve simdi de Irak’la tam bir bilek güresine dönüsmüs durumda. Hemen belirtmeliyim, bu elestirilerimin, böyle sicak ve asiri milliyetçi duygusal tahriklerin arttigi ortamlarda, okurlara soguk gelecegini biliyorum. Ancak, gerçeklerin ve dogru elestirilerin tam da bu zamanlarda yapilmasina inananlardanim. Ayrica, Kibris Baris Harekâtinda bir hükümet üyesi ve uzun süre parti yetkilisi olarak bu tür sicak olaylarin içinde ve yakininda olmus biri olarak, lider geçinenlerin bu gidisin faturasinin sonuçta halklarina çikacagini göreceklerine inaniyorum. Dilerim yanilmam? |
Tarih: 12.12.2015 21:17:13 |
Okunma : 527 |
Kategori : BiGazete |