Cevikce / Haber ayrıntısı

“Erisilmez Gücün Yalnizligi!”

özlerinden ve ettigi sözlerden, simdiki Cumhurbaskanimiz,
 


G “önümüzdeki alti ayda olur” diyen Baskanimiz(!) R.T. Erdogan’in, AK Saraya yerlestiginden beri günbegün yalnizliga sürüklendigini anlamak için kâhin olmaya gerek yok. Artik iyice açiga çikan AKP’nin asil sahiplerinin baskaldirisinin, Reisin iç dünyasini nasil etkiledigini izleyip görecegiz, (A.Gül’ü AK Saray’a çagirmasi, karsi harekete geçtiginin ilk adimidir).
Son Güney Amerika gezisinde, Sili’deyken gözümün önüne, bir zamanlarin devlet baskani Agusto Pinose geldi. Ama asil, ugramadigi halde niyeyse (Güney Amerika konu olunca bende ilk çagrisan olacak), aklima, Kolombiyali Gabriel Markez geldi. Asagiya, bütün dillerde basilan ve onu dünya yazari yapan kitabi “Yüzyillik Yalnizlik”tan bir bölüm aldim. Bilirsiniz, Pablo Picasso'nun en ünlü "soyutlari" karsisinda, herkes ayri ve kendine göre yorum yapar. Iste bu satirlari okuyanlar da, dilediklerince yorumlayabilirler;

***

"Albay Aureliano Buendia, öfkelendigini hiç belli etmedi ama öfkesi ancak muhafizlari evi yagmalayip bir kül yigini haline getirdikten sonra yatisti. Albay Marquez 'yüregini kolla, Aureliano,' dedi, 'ölmeden çürüyorsun'. Albay Aureliano Buendia, o günlerde, ileri gelen asi komutanlari ikinci kez toplantiya çagirdi. Bu toplantida her çesit insan vardi; ülkücüler, gözünü hirs bürüyenler, serüven arayanlar, toplumla bagdasamayanlar, adi suçlular bile geldi. Diger yargilarindaki ayrimlar yüzünden bir iç patlamanin esigine sürüklenen bu her boyadan boyali toplulukta, bir tek otorite sivriliyordu; General Teofilo Vargas. General Tanri'nin kendisine ödevler verdigini çevresindekilere yutturan, düzenbaz, saf kan bir Kizilderili idi. Albay Aureliano Buendia, subaylarina 'Gözümüzü üzerinden eksik etmememiz gereken vahsi bir hayvan bu,' dedi. Bunun üzerine her zaman çekingenligi ile taninan genç bir yüzbasi ürke ürke parmagini kaldirdi. 'Kolayi var, albayim,' dedi. 'Bu adami öldürelim.'

Albay Aureliano Buendia, önerinin sogukluguna sasirmadi da, bir saniye farkla kendisinden önce davranmis olmasina içerledi. 'Böyle bir emir vermemi beklemeyin,' dedi. Dogrusu istenirse, böyle bir emir de vermedi. Ne var ki, iki hafta sonra pusuya düsen General Teofilo Vargas kamis baltalariyla paramparça edildi ve Albay Aureliano Bendia baskomutanligi üstlendi. Bütün asi komutanlarin kendisini baskomutan olarak tanidigi gece, Albay Aureliano Buendia uykusundan korkuyla firladi, bir battaniye istedi. Bu üsüme yüzünden birkaç ay uyuyamadi; sonra üsüme aliskanlik haline geldi. Iktidar sarhoslugu, tedirginlik dalgalariyla dagilmaya basladi. Aureliano, belki üsümesine iyi gelir diye, General Teofilo Vargas'in öldürülmesini öneren genç subayi kursuna dizdirtti. Aureliano'nun emirleri, daha agzindan çikmadan, kendisinin göze alamayacagi asiriliklara vardiriliyordu. Albay Aureliano Buendia, erisilmez gücün yalnizligina batti..."

Tarih: 14.02.2016 18:24:45

Okunma : 567

Kategori : BiGazete

yorum oku/yaz - Yazdır