Yazdırma tarihi : 15.01.2025

Insan manzaramiz

Tarih: 27.08.2004


“Ulastirma eski Bakani olarak istifa etmeyen Binali Yildirim’i birakip da, niye baskalarini yazdim dersiniz!” 28 Temmuz 2004— Kemal Dervis’i 1973’de tanimistim. Hocam Prof. Besim Üstünel (Kolay, kolay adam begenmez), Dervis’i yeni kurulan 1. Ecevit Hükümeti’ne katkisi olur diye “çok genç ama çok büyük iktisatçi” diye tanitmisti bize.
 


Yillar sonra Cumhuriyet tarihinin en ciddi ekonomik krizinden ülkeyi kurtarmak için, Washington’dan bir gecede getirip bakan yaptigi gün, Basbakanlik’taki tanitim toplantisinda Ecevit’te Dervis’i çok övmüstü.
Sonrasi bilinen gerçekler, özellikle IMF ve Dünya Bankasi’nin Dervis’e duydugu güven ve Ecevit’in her seyi göze alarak izledigi politika ile beklenenden daha kisa sürede bunalimdan çikis yolu aralanmis oldu. Isler biraz düze çikar çikmaz, üçlü koalisyonun özellikle MHP kanadi, anlasilmaz acemilikler ve yanlisliklarla bir erken seçimi ülkenin önüne getirdi.
Elbette, öyle bir ekonomik ve mali bunalimdan çikarken alinan önlemlerin hemen tümü de kisa dönemde genis halk kesimini olumsuz etkilemisti. Issizlik ve gelir dagilimindaki esitsizlik daha da artmisti. Dogal olarak fatura basta Ecevit ile koalisyona çikti ve o partiler tasfiye oldu.
Simdi yillar geçtikçe daha iyi görülüyor ki, tek seçenek oldugu için hiçbir birikimi olmayan ve devlet yönetimini, belediye yönetmekle karistiran Tayyip Erdogan, elini kolunu sallayarak 2002 Kasim Seçimleri’nden basarili çikti. Bugün oldugu gibi o zaman da toplum Baykal’i istemedigi için, seçimlerde CHP ancak yüzde 19 oy alinca memleket yani TBMM tümüyle bu Basbakan’a kaliverdi.
O seçime giderken DSP kendini yenileyemedigi için, “Dervis-Cem-Özkan” üçlüsü gelen firtinayi görerek yeni bir olusum yapmak istediler. Bundan en çok Baykal rahatsiz oldu ve çareyi Dervis’i ayartmakta aradi ve basardi.
Iste o günlerde, 1973’den sonra bir kez daha Kemal Dervis’le bir araya geldim. Hazine Bakanligi’nin bahçesinde uzun bir görüsme yaptik. Henüz Yeni Türkiye Partisi kurulmamis, DSP’de genis bir kaynama ve kanama baslamisti. O günlerde Dervis’in arkasinda hiçbir baska kiside olmadigi kadar güçlü bir kamuoyu destegi vardi.
2002 Mayis ayinda daha ortada seçim söz konusu degilken, Deniz Baykal’a “seçimden önce uygun bir zamanda Genel Baskanligi Kemal Dervis’e birakmasini” öneren bir mektup yazmistim. Hazine Bakanligi’nin bahçesinde söze baslarken, o mektuptan haberi olmayan Dervis’e, sunu söyledim: “Bak arkadas, ben planlamadan gelerek çok erken basladigim bu siyasette 30 yil sonra bir tek sey gördüm; 1970’lerin sonundan bugüne kadar Türkiye’nin gündemini üç kisi mesgul ediyor: Demirel - Ecevit - Baykal. Özal dâhil biz hepimiz bu üç kisiye bagli ve onlarin türevi olarak bir anlam tasiyoruz. Karsi oldugumuz siyasetin basi olan Demirel’i birakir ve Sosyal Demokratlar olarak asil biz kendimize bakarsak, tam 30 yildir Ecevit ve Baykal’la yatiyoruz, onlarla kalkiyoruz. Genis halk kesimi ikisini de defterden sildi, ancak biz Sosyal Demokrat siyaseti onlarin elinden kurtaramiyoruz.” Dervis’in sasirarak bana, “Deniz Bey’le araniz yok mu?” dediginde, ne demek istedigimi anlatamadigimi üzülerek görmüstüm.
Dervis’in iyi niyetli, gerçekten bilgili ve onurlu bir kisi olduguna her zaman inandim. Dün bir gazetede Baykal’in Kemal Dervis ile ilgili agir sözleri, gözümde Dervis’i hiç küçültmedi. Otuz yildir tanidigim ve saydigim Baykal’in, rüyamda görsem inanmayacagim o sözleri söylemesine ve öyle bir tutum sergilemesine tarifsiz sekilde üzüldüm ve onun adina utandim.
Geçen hafta artik son sözlerini söylerken Ecevit’in Kemal Dervis’i kötülemesini, Sükrü Sina Gürel’in kurultayda kazanmak için, Dervis’i karalamasini ve çiçegi burnunda Zeki Sezer’in sahibinin sesi olarak “emir tekrarlamasini” anlamaya çalisiyorum!
Ancak, bir seferinde kesintisiz 6 saat, sonrasinda günlerce ugrasarak, “ala-vala” ile CHP’ye aldigi ve hatta o nedenle Ismail Cem ve arkadaslarinin gemisini daha yola çikmadan batirdigi ve o sayede yüzde 19 gibi önemli bir oy aldigi halde, Baykal’in Dervis’i bu denli kirmaya, dökmeye, asagilamaya ve kötülemeye hiç hakki olmamasi gerekirdi.
Emanetçisini seçtirdiginden, bence Ecevit seyrekte olsa yine gündemde kalacagi için, Kemal Dervis’i rastlanti olurda bir kez daha görürsem; söze baslarken, “Bak arkadas, Türkiye solunu Ecevit’le Baykal 34 yildir mesgul etmeyi hala sürdürüyorlar” diyecegim.


Haber NO: 177

Kategori: NTVMSNBC