|
Bu söylem AKP’nin bilinçli uyguladigi bir propaganda politikasi oldugu konusunda bende kesin bir inanç olustu. Çünkü, gelismekte olan ekonomilerde, hele nüfusu hizli artan bizim gibi, bölgesinde en büyük bir ülkede issizligin dün de, yarin da birincil sorun oldugunu bilmeyen bir tek ergin insan zaten yoktur.
Üstelik son yirmi yilda hizla degisen teknolojik yapisal dönüsüm yüzünden, eskiden yüz birimlik yatirim ile 10 kisiye is açilirken, son yillarda bu sayi 2’ye 3’e düstügü gerçegini akli basinda herkes biliyor.
Türkiye, 1950’lerde milli gelirinin yüzde 80’i tarimdan gelen bir ülke idi. 21. yüzyilin basina gelindiginde ise, ülke gelirinin yüzde 80’ni, sanayi basta olmak üzere tarim disi sektörlerde üretiliyor oldu. Öte yandan hizli nüfus artisi, son elli yilda toplumun yüzde altmisini bulan genç bir issizler ordusunu da beraberinde yaratmis oldu. Bunun sonucu her ailede bugün en az bir genç hem de egitimli insan her sabah is bulmak için evini terk eder durumdadir.
Bu gerçek, Kasimpasa’da dogmus orta halli bir aileden gelen Basbakan’in, bir anlamda kendi yasaminin somut fotografidir da. Iste bunun bilincinde olan politikacinin, kentsoylu ilerici batici laik bir baska politikaciya oranla issizligi anlamasi ve anlatmasi elbette çok etkili ve ayni zamanda inandirici oluyor!
Türkiye insanini, batinin gelismis ülke insanindan ayiran temel özelligi, herkes bilir ki, duygusalligidir. O insan için, kendi acisina merhem olmasi gerekenin, o ilaci bulup vermesinden daha çok, onunla acisina türkü çagirmasi, daha büyük deger tasir.
Türkiye’nin issizlik sorununu bugünden yarina çözmesinin sirrini bulan henüz dogmadi. Ne kadar çok tasarruf yapabilir ve onu yatirima dönüstürebilirse bir ülke, ancak o oranda is olanagi yaratir. Baska bir yolu olmayan bu ekonomik gerçegin, arada sirada sözünü etmekle daha erken çözümü de asla söz konusu degildir.
Basbakan da, Hazine Bakani da her törende, her komisyonda daha yüksek sesle issizlikten söz ederek, derde deva olmayacaklarini elbette bilirler. Bundan üç ay önce, Tayyip Bey Kayseri’de bir açilista demisti ki, “Her isyeri bir isçiye is verse, bir milyon kisiye is yaratilmis olur”.
Aslinda bu sekilde isin geregi olamayan bir kisinin ise konmasi ile gerçek anlamda istihdam yaratilmayacagini iki satir ekonomi okumus herkes bilir. Olsa olsa o yolla gizli issizler ordusunun sayisi artmis olur.
Bu gerçek bir yana, konusmasindan sonra Basbakan bir arastirsa, görecektir ki, Kayseri’de bir kisi bile is basi etmemistir. |
