Yazdırma tarihi : 15.01.2025

"CHP'yi seviyorum"

Tarih: 22.02.2007 17:52:53


Önce, düsün yolumun kilometre taslarina deginmek istiyorum
 


Bunlar:

Ögrencilik döneminde: Lisede fen ögrencisi, üniversitede mühendislik ögrencisi olarak problem çözmeye programlandik

Mühendis olarak: Önümüze gelen sorunlara çözüm yaratmak, çalismayani çalistirmak pesinde kostum.

Yönetici olarak: Verilen hedeflere, eldeki imkânlarla ulasma gayreti içinde olduk.

Is adami olarak: Arti deger yaratmak için hedef belirlemek ve gerekli kaynaklari yaratmak ugrasisi içinde oldum.

Siyaset ögrencisi olarak: ilk ögrendigim toplumsal olaylara mühendisçe yaklasilamayacagi idi. En zor okul da bu oldu benim için. Kurultaylar, kongreler, bitmeyen tartismalar, insanlar, kitaplar, arastirmalar, tecrübe, bilgi çesitliligi, bilgi derinligi, zaman, para... Demokrasi, parti programi, tüzük...)

Dostum Ertugrul Çepni konusmasina bu sözlerle basliyor. Son bes yildir, partisinin iktidar olabilmesi için düsünsel ve eylemsel temelde yaptigi çalismalara bakarak, bu düzeyde yetismis bir baska daha CHP'li olmadigini söylersem, kimseye haksizlik etmemis olacagima inaniyorum. Bu saptamami belgelendirmek için konusmasindan çok önemli buldugum bölümleri sizlerle paylasmak istedim.



***


"Ne yapmali' sorusu, benim için ilk degil. 2002 Kasim seçimlerinden hemen sonra da bu soruyu kendi kendime sormustum. Hatirlayalim: CHP 164; AKP 364.. CHP'nin iki buçuk kati!! O gün bu soruya cevabim: 'Parti içinde degisim mücadelesine girmek!' oldu. Mücadelem bu konusmayla da devam ediyor.

Yapi içinde yapiyi degistirmek düsüncesiyle de CHP'den bugüne kadar ayrilmadim.

2004 yilinda CHP Genel Baskanligi'nin düzenledigi Danisma Kurulu'nda

partimizde degisimden yana olmayanlara söyle seslenmistim:

Bir sonraki seçimlerde, 10 senedir yapilmayan yeni ne yapilacak? (simdi 12 oldu)

Bir sonraki genel seçimlere ayni Genel Baskan'la mi girelim diyorsunuz?

'AKP'den kurtulmak için ne yapmali' basligi altinda ise su görüslere yer vermistim:

Bugünden hazirlanmak gerek,

Parti içi muhalefetle uzlasmak gerek,

Küskünleri kazanmak gerek,

Toplumun aydin kesimleriyle barismak gerek,

Sol kanatta bulunan partilerle güç birligi yapmak gerek.

Bu önerilerin bir faydasi oldu mu? Hayir. Daha iyisi yapildi mi? Hayir. Yapilan bir sey var mi? Hayir!!!

'Ülkenin önünü tikiyoruz' bölümünde de su sorulara yer vermistim: Partililer karar vermeli, önce;

Ülke mi?

Parti mi?

Genel Baskan mi?

Baykal partililere 'Genel Baskan' dedirtmeyi basardi.

CHP'nin 'yeni bir genel baskanla' seçime girebilmesi için iki seçenek var: Baykal kendiliginden istifa ederse sorun çözülür. Ve ülkeye hizmet etmis olur. Istifa etmezse iki seçenek var:

'CHP'de çözüm'de israr edilebilir veya CHP'siz çözüm arayisina girilir.

Kendi tecrübemiz sunu gösterdi: Genel Baskan istemedikçe, sistem içinde demokratik yolla genel baskani degistirebilmeniz mümkün degildir. Yapilacak sey: Bir kisiyi ikna etmek! Biz ne için ugrasiyoruz, 10 milyon kisiyi ikna etmeye? Var mi bunun mantigi?

Benim yol haritam:

CHP'yi çok seviyorum. CHP bir gün 'bu özel halden' kurtulacaktir. Fakat ülkemi daha çok sevdigim için çalismalarim ve oyum Baykal'a olmayacaktir!!!

Baykal'a oy vermeyi çözümsüzlüge oy vermek sayarim. Baykal, ülkenin zinde güçlerinin bir araya gelip siyasete katki vermesinin önünü dün tikadi, bugün tikiyor, yarin da tikamaya devam edecektir. Bu nedenle Baykal'a oy, çözümsüzlügün ömrünü uzatir görüsündeyim. Çok çarpici bir benzetme -Kaynagini bilmiyorum-: 'Tayyip AKP'yi çekip götürüyorsa, Baykal da itiyor..." Baykal'a oy, Baykal'in AKP'yi itme gücünü artirir, baska bir ise yaramaz görüsündeyim. Bu gerekçeyle de Mustafa Balbay'in Cumhuriyet'te köse yazisindaki 'CHP'yi iktidar yapalim' görüsünü imkânsiz; çabayi da faydasiz bulurum... 'Bir sey degisir, her sey degisir:' 10 Milyon kisiyi ikna etmek yerine bir kisiyi ikna etmeye ugrasmaliyiz. Bir vatandas olarak egitim dünyamizin eyleme geçmesini sabirsizlikla beklerim. Biz partililerin basaramadigini sizler basarirsiniz umarim...


***


Ortada seçim yokken gerçekle ilgisi olmayan, üstelik kaynagi da belirsiz rakamlara dayanarak, "CHP'nin oy orani AKP' yi geçti" avuntulari arasinda, Istanbul'da bir üniversitemizdeki konusmasini, Ertugrul Çepni böyle bitirmis. Iyi tanidigim için onun bu son sözlerinde umutsuzluk degil, bazilarina ve seyirciligi yegleyen çevrelere hakli bir sitem gördügümü belirtmek isterim.


Haber NO: 377

Kategori: Vatan Gazetesi