|
Benim sansli ve suçlu kusagim (2)
Siyasal terörü icat eden Arafat'in 1972'de Birlesmis Milletler'de konusmasini izlerken, 2002'de Ariel Saron'un onu terörizmin basi diye Ramallah'tan atacagini aklimiza bile getiremedik. Daha acisi, iki yildir bitkisel yasamda olan o Saron'un yapamadigini, Arafat sonrasi kendi kendilerine yapan Filistinlilerin paramparça olusunun hüznünü gördük. 11 Eylül 2001'de yerle bir olan New York'taki Ikiz Kulelerin intikamini Baskan Bush Afganistan'da, Irak'ta yüz binleri öldürdügü halde hâlâ alamadi. Moskova'da çöken komünizmin dünyaya mirasi, son imparator ABD oldu. Ben çocukken her mahallenin bir kabadayisi vardi. Tokadi atar, sonra da "yan baktin" derdi. Tipki, iki yildir Bush'un Ahmedijad'a yaptigi gibi.
1974'te Ecevit'in Erbakan'la yaptigi koalisyon hükümetinin Bayindirlik Bakani iken hepimizi en telaslandiran olay Kibris Baris Harekâti'ndan çok petrol fiyatinin bir gecede dört katina çikmasi olmustu. O, 40 sentlik ham petrolün 140 dolara çiktigini görünce her gün aklima, 1970'lerin sonlarinda kitliklari yasadigimiz günlerin Basbakani Demirel'in "70 sente muhtaç haldeyiz" sözü gelir.
Insanoglunun hafizasi zayiftir. Genlerinde toplumsal olaylarin acilarini kolay unutma yetisi vardir. Simdilerde, önlerine açilan internet sayfalari genç yiginlari halkin yasadigi gerçeklere sirt çevirtir heyecanlara boguyor. Bilgisayarlarinin karsisinda artik bütün özlemlerini gidermenin yarisi içindeler. Dün evimin kapisinda motosikletli kuryeden, Isveç'ten interaktif banka araciligi ile satin alinip gönderilen paketimi alinca, trenle üç gün iki gecede Istanbul'a yatili okumaya gittigimde, vardigimda Ortaköy PTT'sinden anneme çektigim, "salimen geldim" ELT telgrafini animsadim.
Yil 1956 Mart ayi, Dolmabahçe'de Puskas'li Macar Milli Takimi'ni, Lefter'in iki, Metin Oktay'in bir golüyle 3-1 yendik. Üç-dört gün kendimize gelemedik. Hâlâ maç öncesi rüyada gibiydik. Çünkü daha dört yil önce Amasya'da mahalle arasinda çaput topla oynarken valinin oglu Yasar'in elinde sisirilmis, ziplayan sahici futbol topunu görünce, üç arkadas saskinliktan oturup onu saatlerce incelemistik. Simdi artik Avrupa Futbol Sampiyonasi'nda Milli Takimimizin finale gitme umutlarini yasiyoruz.
Nereden nereye. Artik her seyin, hem de inanilmasi hayal olanlarin bile olabilecegine ben de inaniyorum. Ancak, iki yildir yasadigimiz su "türban"da somutlasan laiklik kavgasinin ülkemizi, çagdaslasmanin aydinlik yolundan geri çevirecegi korkusunu yasayacagimizi asla akil edememistik. Suç, Tayyip Erdogan'da mi yoksa benim kusagimin politikacilarinda mi derseniz! "Önce bu hesabi bize sorun" derim.
Yine de en sansli ama bir o kadar da sorumlu kusak, benim kusagim oldu. Hiçbir kusak böyle büyük bir degisimi daha önce yasamadi, sanirim bundan sonra da yasayamayacak.
|
