Yazdırma tarihi : 16.01.2025

Kim hakli çikacak görecegiz

Tarih: 25.05.2009 17:05:55


Öncelikle Sayin Hüsamettin Cindoruk'u kutlamak gerekir. Çünkü politikanin içinde bulundugu bu gergin ve bunalimli ortamda basarilmasi çok zor bir görevi üstlenmis oldu.
 


Dogru zamanda ve dogru bir ise kalkistigi, gösterilen tepkilerden belli. AKP'nin merkez saga yerlestigine en çok inananlardan yazar Taha Akyol, H. Cindoruk'un, hatta Demirel'in DP (DYP) tabanindan koptuklarini ve bir sonuç alamayacaklarini söylüyor. CHP eski milletvekillerinden ilahiyat kökenli Gani Asik ise T. Akyol'a yazdigi mektupta Cindoruk'un basaracagina olan inancini belirtiyor.
2002'de hükümet etmeye basladigindan bu yana AKP milli görüs çizgisinden ayrildigini, R. T. Erdogan da degistigini söylese de siyasal hedeflerinden asla geri dönmediler. Tek degisiklik, Erbakan Hocalarinin tersine, 2000 krizinde Kemal Dervis'in uyguladigi IMF programina devam etmeleri oldu. Onun nedeni de özellikle müdahalesinden korktuklari çevrelere karsi ABD ve AB'yi arkalarina almak istemeleriydi.

H. Cindoruk bu gerçegi söyle açikliyor:

"Milli Görüs gömlegini çikarip bir baska gömlegi giyebilirsiniz. Olabilir, hepsi frenk gömlegi. Ama ana fikirden vazgeçemezsiniz. O ana fikrin temelini teskil eden egitim kurumlari var. Birisi, imam hatip liseleri. Islevleri dinsel birtakim liderler yetistirmek olmaktan çikmis. Buradan Basbakan da çikiyor. AKP buna dayali bir siyasal parti. Cumhurbaskani'ni 'Dindar cumhurbaskani' tabiriyle lanse ettiler."

Oy tabaninda dagilma, 12 Eylül 1980'de iki ana partinin kapatilmasi ile basladi. O tarihten bu yana 50'nin üzerinde parti kuruldu. Kimileri hükümete geldiler. Onlardan çogu bugün yok. H. Cindoruk, AKP'nin bugünkü durumunu söyle açikliyor:

"Oylarin çogu da demokrat liberal kesimin verdigi oylardir. Bir merkez partisi olusturup ana fikrini muhafaza etmek, ama güncellestirmek kosuluyla AKP'nin fazla sisirilmis oylarini geri almamiz gerekiyor. Erbakan yüzde 22 oy almisti, oraya kadar varan bir oy oranina inip çikabilir. Ama herhalde yüzde 45-47 olmaz. O aradaki bosluk merkez partisinin oylaridir. DP, AP, DYP hatta ANAP da buydu. Onlarin hepsi tasfiye edildigine göre denge partisi kalmamistir. Biz bir denge partisi olusturmak istiyoruz. DP'nin bünyesinden bu çikabilir".

Merkez sagin solundan, gelismenin nasil görüldügünün bir anlamda AKP'nin yorumunu, Taha Akyol'a yazdigi mektupta Gani Asik yapmis; "Sayin Akyol, 14. 05. 2009 tarihli yazinizda, Demokrat Türkiye Partisi'nden de örnek vererek sayin H. Cindoruk'un, hatta sayin Demirel'in DP (DYP) tabanindan koptuklarini ve bir sonuç alamayacaklarini çok kesin bir ifade ile yazdiniz. Kurultay sonucu ortada... 'Ben taban dedim, kurultay demedim' gibi bir tevile tenezzül etmeyeceginizi ümit ederim. Zira ilk genel seçimde çok farkli bir tablo ortaya çikacagina inanmaktayim. Bu olasilik, yasanan Türkiye kosullarinin dogal bir sonucu olacaktir. Siz, kalem namusunu önemseyen bir yazar oldugunuz halde, hosgörünüze siginarak ifade etmek isterim ki, özellikle tarikatlarin devleti ve toplumu sarip sarmalamis olmalari gerçegini bile, bir kisim yerli-yabanci sosyologlara ve bilim adamlarina da göndermelerde bulunarak, büyük bir hosgörü ile savunabiliyorsunuz. Devletin ve toplumun bekasinin temel dayanagi olan laiklik karsiti gelismelerden duyulan tedirginlikleri de ''paranoya/jakobenlik'' olarak niteleyebiliyorsunuz ve bendenize göre, tarih önünde büyük bir vebal altina giriyorsunuz. Kurum olarak Cumhuriyet'e ve onun degerlerine karsi alinmis olan mesafe ne yazik ki sizin gördügünüz ve göstermek istediginiz gibi degildir".

Görecegiz, zaman kimi hakli çikaracak!


Haber NO: 547

Kategori: Vatan Gazetesi