Yazdırma tarihi : 16.01.2025

Açilimlar kimi bitirecek!

Tarih: 30.11.2009 12:59:51


Tek basina ülkeyi yöneten bir parti, "AÇILIM" yapiyorum diyerek, ilk kez halkina "ayrisma korkusu" yasatir hale geldi.
 


Önce 2002'de Abdullah Gül'ün Basbakanliginda kurulan 1. AKP Hükümeti ise "türban açilimi" ile basladi. Meclis Baskani Bülent Arinç'in "gelin su laikligi yeniden tanimlayalim" demesi ile kamuoyunda ayrisma basladi. Mahalle baskisi tartismasi kimi yerde kavgalara sebep oldu. R. T. Erdogan'in Ispanya'da "velev ki, siyasal simge olsa ne olur" sözü ile ayrisma alevlendi. Partinin kapatilma davasiyla tabanda ciddi bir karsitlik olustu. Anayasa Mahkemesi, AKP'yi "laiklik karsiti eylemlerin odagi olmakla" suçladi.

2007 seçim sonuçlari üzerine yaptigi konusmasinda Basbakan Erdogan'in, "bütünlestirici ve birlestirici" bir politika izleyecegi sözü çok kisa sürdü. "Demokratiklesme açilimi" adiyla hazirlattiklari Anayasa taslagi muhalefetle tam bir ayrisma savasimini baslatti. Gerginlik sözde Avrupa Birligi (AB) taraftarligi ile karsitligi ayriligina dönüstü. O bitti derken, "van minüt" sovuyla Hamas tarafgirligi gündeme girdi. Sonunda dis politikada ve silahli kuvvetlerin modernizasyonunda çikarimiza iliskiler içinde oldugumuz Israil'le kopus durumuna gelindi. Simdilerde de yeni Disisleri Bakani A. Davutoglu'nun, Obama Baskan oldugunda ortadan kalkti sanilan Bush'un eski Büyük Orta Dogu Plani (BOP)u, sahiplendigi gözüküyor. Bunun geregi sahiplenilen "Kürt Açilimi" tam bir ayrisma bunalimi yaratti. Bu durumu kapatmak için simdi de iki yil önce basaramadiklari "Alevi açilimini" yeniden isitmak istiyorlar. Daha da açilmak için olacak ki, son ayrisma konusu "Yeni Osmanlicilik" da gündemde.

Bir partinin oy almak için, yapamayacagi sözlerde bulunmasina bu ülke alisiktir. Ancak iktidar partisinin oy hesabi ile sorumsuz ve hesapsiz politika izlemesi seyrek görülmüstür. Son dönemde yasananlarin, halki derinden burdugu ve ilk kez bu denli olumsuz bir gelecek endisesi yarattigi yadsinamaz. Kürt açiliminin ilk adiminda Habur kapisinda yasananlardan görüldü ki, AKP yönetimi attigi adimlarin nereye gidecegini hiç hesaplayamamis. Açilimin, soyut sözden öte somut bir yol haritasi olmadigi açikça görüldü. Üstelik dis dünyadan önce Türkiye'de bas gösteren ekonomik bunalim yüzünden oy yitirmeye baslayan AKP yönetimi, bu açilimlarla gündemi degistirecegini sandi. Oysa anketler gidisin tam tersi oldugunu gösteriyor. Bundan dolayi Basbakan'in beyin kimyasi altüst olmus durumda!

Eylemli politikaya basladigim 1970'lerin ikinci yarisindan bu yana yazip duruyorum; Türkiye'nin iki ana sorunu vardir: Ekonomik kalkinma ve demokratiklesme. Digerleri bunlara baglidir. Iktidarlarin birinci görevi bu iki sorunu çözecek somut politikalari uygulamaktir. Yine son kirk yilin seçimleri göstermistir ki, halkin oyunu yönlendiren ilk neden as ve is sorunudur. AKP'nin oy aldigi 2002 ve 2007 seçimleri, böyle oldugunu göstermistir. Bu kez de, üç yildir yasanan ve giderek artan ekonomik bunalim ilk seçimde AKP'yi iktidardan götürecektir. Bu gidisi önlemek için gündem degistirmek elbette ki, Basbakan Erdogan'in da hakkidir. Ne var ki, 1950'den bu yana hiçbir basbakan bu kadar çok "açilmamistir". Halk çok geride kaldi. Inaniyorum, yine halk degil R. T. Erdogan bu yolda yitip gidecektir.


Haber NO: 576

Kategori: Vatan Gazetesi