Yazdırma tarihi : 15.01.2025

CHP GENEL BASKANI DOGRUSUNU YAPIYOR

Tarih: 4.10.2010 16:41:51


Elbette bizim gibi issizligin çok yüksek, gelir dagilimi asiri adaletsiz olan ülkelerde seçimlerin sonucunu halkin ekonomik durumu belirler.
 


Ancak, 1950'den bu yana her seçim öncesinde, gerginlik politikasi uygulayanlari, halk olumsuz karsilamistir. Özellikle iktidarda olup da gerginligi tirmandiranlar ise, daha çok kaybetmistir. Tersi yani muhalefet için de ayni durum yasandi. Görülen o ki, birisini ya da birilerini engellemek için gerginligi tirmandirmanin faturasi, hep o yolu seçenlere çikmistir. Daha eskiye gitmeden 980 sonrasina bir göz atalim; 1983 seçiminde 12 Eylülcü generallerinin destekledigi MDP'nin Genel Baskani Turgut Sunalp Turgut Özal'a karsi sert bir üslûp kullandi. Özal'in sakin ve daha çok halkin temel sorunu olan ekonomik konulara agirlik veren söylemi halktan destek gördü. 1987'de yasakli olan Ecevit, Demirel ve diger siyasi liderlerin affini öngören anayasa degisikliginin referandum oylamasi öncesi Kenan Evren'in Cumhurbaskani sifati ile sürdürdügü karalama ve asagilama amaçli gerginlik propagandasi, halkin eski politikacilara sahip çikmasina neden oldu. 1991 seçimlerinde Özal'in Cumhurbaskani olmasina karsin, tarafsizligini bir yana birakarak Demirel’le ve Erdal Inönü’yle gerginlik yaratmasi, ANAP'in üçüncü parti durumuna düsmesinin baslica nedeniydi.

1995 erken seçiminden önce iktidarda Tansu Çiller'in Basbakan oldugu DYP-SHP hükümeti vardi. SHP kapatilip Murat Karayalçin ve arkadaslarinin CHP'ye gelmeleri sonunda bir süre genel baskanlik yapan Hikmet Çetin'in yerini alan Baykal'in ilk isi bu hükümetin bir bakaninin istifasini istemek oldu. Yaratilan gerginlik, Baykal'in Disisleri Bakani oldugu yeni bir DYP-CHP erken seçim hükümeti ile çözüldü. Ne var ki, bu gerginlik ile gidilen seçimde zararli çikan CHP oldu ve yüzde 10 barajini çok zor asabildi. 1999 seçimleri öncesi, Baykal 1998'in ilkbaharinda baslattigi erken seçim tartismasini, Basbakan Mesut Yilmaz'i hedef alarak tirmandirdi. O gerginligin faturasini halk, hakli oldugu halde yine Baykal'a çikardi. 1999 seçiminde CHP baraji geçemeyerek, ilk kez meclis disinda kaldi. 2002 seçimlerine giderken yasanan gerginligin arkasinda patlayan ekonomik kriz vardi. Yansimasi ise, Basbakan Ecevit'in partisi DSP'nin ve erken seçimi zorlayan Devlet Bahçeli'nin MHP'sinin büyük oy kaybina neden oldu. CHP Genel Baskaninin 2006'nin ikinci yarisinda baslattigi Cumhurbaskanligi ve erken seçim tartismasina meclis disindaki partilerinde katilmasi ile gerginlik, yilsonunda en üst düzeye çikti. Kuskusuz siyasal görüsüne ve geçmisten gelen aliskanligina uygun oldugu için Basbakan Erdogan, o kirici ve düzeysiz tartismayi 2007 seçiminde kendi hesabina çok iyi kullandi.

Görülüyor ki, bu gerçeklerden en iyi ders çikaran R.T.Erdogan olmus. Son halk oylamasinda bu kez CHP’nin yeni Genel Baskani Kiliçdaroglu’nun sakin ve uzlasmaci tavrina karsilik Bahçeli’nin ortami asiri sertlestirmesinden Basbakan yine kurnazca yaralanmasini bildi. CHP’yi halkla yeniden baristirdigini gördügünde de Kiliçdaroglu’nun soyuna, boyun girerek onu da karsilikli kavga ortamina çekmeye çalisti. Kampanyanin sonuna dogru bir ölçüde basardi da.

Artik bütün partiler, en geç 2011’in ilk yarisinda yapilacak genel seçimin havasina girdiler. 12 Eylül sonuçlari, bu seçimin AKP ve CHP arasinda iki partili bir yaris ortaminda olacagini gösteriyor. Geçmiste oldugu gibi yine, seçimin sonucunu belirleyecek temel neden, halkin as ve is konusundaki kararidir. Bunun yaninda genel baskanlarin söylem ve tavrinin niteligi ve düzeyi de, sonucu etkileyecek en önemli etmenlerin basinda olacaktir. Bu yüzden Basbakan Erdogan, Kiliçdaroglu’nu daha simdiden gerginlik ortamina çekmeye çalisiyor. Kiliçdaroglu ise eski genel baskanin tersine Erdogan’in bu tahrikini, duygusalliga kapilmadan olgunlukla karsilamayi sürdürüyor. En son Anayasa degisikligi konusunda gösterdigi olumlu yaklasimini Erdogan“samimiyetsizlikle” yanitladigi halde, Kiliçdaroglu’nun tepkisi yine olgun ve somut önerilere dayali oldu. Dolaysiyla da son TESK Genel Kurulunda, bir gazetecinin “referandum sert geçmisti yeni bir sayfa mi açildi" sözleri üzerine, Erdogan’i, "sikinti yok" demeye mecbur etti. Öyle görülüyor ki, geçmiste gerginlik ortamindan yararlanarak “magduru” oynayan Recep Bey, bu kez Kiliçdaroglu’nun uzlasmaci ve yapici tutumunu degistiremeyecek. CHP Genel Baskani dogrusunu yapiyor.



Haber NO: 670

Kategori: Vatan Gazetesi