Yazdırma tarihi : 16.01.2025

önyargilardan kurtulmadan sorunlari anlayamazsiniz

Tarih: 18.10.2010 10:35:48


Yorumlarini çok önemsedigim Prof. Nuray Mert türban yasagina basindan beri karsi çikanlardan.
 


Yeniden alevlenen bu konuda her zamanki tavrini sürdürürken bir saptama yapiyor, “ne de olsa Müslüman bir ülkeyiz.” Evet, ben de öyle düsünüyorum. Yani toplumsal sorunlara bakarken önyargilarinizdan siyrilabilmeli, ele aldiginiz olayin nerede ve ne zaman geçtigini hiç göz ardi etmemelisiniz. Yoksa gerçegi dogru-dürüst göremez ve anlayamazsiniz. Öyle olunca da tutarli bir yorum yapamaz ve çözüm öneremezsiniz.

CHP Genel Baskani'nin türban ve Kürt sorunu konusunda eski genel baskandan keskin bir sekilde ayrilisi bundan kaynaklaniyor. Artik her iki sorun da hem dünya hem de Türkiye’de on yil öncesine göre çok farkli bir nitelik ve boyut kazandi. Ancak, özellikle türban konusu, bir süredir uyuklarken niye Kiliçdaroglu (CHP demiyorum) bir ates topu gibi gündeme getirdi, anlamis degilim. Genel Baskan olmadan önce Tunceli’yi ziyaretinde Dersim isyani ile ilgili bir soruyu yanitlarken, genel af konusunu açmasi gibi türbani da simdi, derinligine tartisilmadan dile getirdigini sanmak istemem. Belki, Baskan Kiliçdaroglu bu konuda, Bilim, Kültür Yönetim Platformu'nun (BYKP) önerilerini çok önemsemis olabilir. Çünkü daha 1989’da Erdal Inönü’yle SHP’de Baykal’la birlikte parti yönetimindeyken, simdi parti meclisi üyesi de olan BYKP’nin baskani prof. Ayata türbanla ilgili degerlendirmelerini bizimle de paylasiyordu...

Öyle uzun tarihi ve toplumsal nedenlere bagli sorunlar vardir ki, ne denli hakli ve iyi niyetli olunursa olunsun, bir parti örnegin simdilerde oldugu gibi CHP, kisa yoldan ve yipranmadan çözüme gidemez. Hem de daha Anayasa'nin “Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, milli dayanisma ve adalet anlayisi içinde, insan haklarina saygili, Atatürk milliyetçiligine bagli, baslangiçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devletidir” maddesinde anlayis birligi içinde olmadiginiz AKP benzeri bir parti iktidardaysa!

AKP'nin temel amaç ve hedefi belli! Türkiye'nin bundan sonraki seyrinin hangi yönde olacagi bana göre tümüyle CHP'nin tavrina baglidir. Dolayisiyla artik dayatmayi aliskanlik haline getirmis bir Basbakanin, her gün degistim dese de, aslini inkâr etmesini bekleyemezsiniz. Imam hatip kökenli, Erbakan Hoca'nin milli görüs okulundan gelen R. T. Erdogan’la hem de bir genel seçim öncesi türban sorununu çözemezsiniz. Birakiniz sorunun demokratik boyutunu, Recep Bey'le türbanla bas örtüsünün ayri oldugunu bile tartisamazsiniz.

Kurultaydan sonra, basarilar dilemek için ziyaretimde, yeni Genel Baskan Kiliçdaroglu’na 1973’ten beri partide delegelikten genel baskan yardimciligina kadar yaptigim görevlerime dayali olarak birkaç baslikta önerilerim oldu. Ikisini bugün de çok önemsiyorum: Ilki, “Kürt sorunu, Kibris, Avrupa Birligi, Ermenistan sorunu gibi kilitlenmis konularda somut ve ayrintili çözüm önerileri getirmeyiniz. Çünkü bu konulari, ancak o tarihteki son durumuna göre ve hükümet erki sizdeyken ele alabilir ve çözümünü arayabilirsiniz. Muhalefeteyken yeteri bilgi, donanim ve araçlardan büyük oranda yoksunsunuz.”

Ikincisi, seçim sandiklari açilana kadar halkin karsisina çok sesle ve yüzle çikilmamasiydi. Yani su arada görüldügü gibi halk deyisiyle, “her kafadan ayri bir ses çikmamasiydi.” Genel Baskan'in, seçildigi kurultayda yaptigi, bütünüyle halkin as ve is sorunlarini dile getirdigi konusmasini, seçim bitene kadar ulasabildigi her mahallede tekrarlamasinin dogru olacagi idi.

Öyle gözüküyor ki, AKP halkin ekonomik sorunlarini gündemden düsürmek için bu türban tartismasini seçime kadar sürdürmek istiyor. Basbakan, eski genel baskanla bu tür konularda gerginlik yaratmakta çok basarili olduguna güveniyor. Simdi de ayni ortami Kiliçdaroglu ile sürdürmek istiyor. Bu nedenle, bazilari bilgiçlik tasladigimi sansa da, Mayis kurultayi sonrasi üzerinde durdugum yukaridaki önerilerimi bir kez daha yinelemek ve okurlarimla paylasmak istedim.


Haber NO: 672

Kategori: Vatan Gazetesi