Yazdırma tarihi : 16.01.2025

Birini anladik da, ya öbürü?

Tarih: 25.06.2012 09:44:43


Basbakan yardimcilarinin ve bakanlarin birkaçi, söylemlerini Basbakan'a göre ayarlamis durumdalar.
 




Gelecekle ilgili R. T. Erdogan’in ne düsündügünü ve ne yapmak istedigini artik onlardan anlayabliyoruz. Genel Baskanlarinin planina bagli olarak açtigi her yeni tartismaya, karsi cepheden gelecek saldiriya yanit için siperlerinde hazir durumdalar. Hatta, göze girmek için aralarinda yaris halindeler. Içeriden ve disaridan gelen tepkileri, aldiklari emre göre ya karartmak ya saptirmak ya da yönlendirmek için her türlü numarayi yapiyorlar.

Ne var ki, MIT’le baslayan son tartisma, onlari da sasirtmis durumda. Çünkü o çatlaktan önce AKP iktidarinin karsisinda sindirilmesi gereken yalnizca Meclis'te grubu bulunan partiler vardi. Seçimde her iki oydan birini alinca, bu üç partinin de üzerine istedikleri uslupta ve hizda yüklenmeyi dogal haklari bildiler. Kaba kuvvete bile basvurarak muhalefeti susturmayi ve hatta ezip geçmeyi bile denediler. Basbakan Erdogan’in istegiyle artan bu yildirma politikasi, dogal olarak yeni muhalefet gruplari yaratti; MIT Müstesari'ni sorgulamaya kalkisan Ergenekon savcilari bardagi tasirdi. AKP’nin vesayetinden çikmis gözüken bu özel yetkili savci ve yargiç takiminin arkasinda, kimine göre Gülen cemaati var. Ayrica, Uludere ve kürtaj tartismasi ise, az sayida da olsa bazi AKP’li milletvekilleri tepkili hâle getirdi.

Basbakan Erdogan’i rahatsiz ettigi sanilan bu tartisma, aslinda tamamen onun kontrolü altinda yürüyor. Sonuçta, ilk turda Çankaya’ya çikmasinin ve adi simdiden konulan ‘Yari Baskanlik’ köskünden ülkeyi tek basina ve tek elden yönetmesinin iç ve dis alt yapisi hazirlaniyor. Kiminin ‘saglandi’ dedigi ekonomik istikrarin, kimine göre ileri demokrasi planinin devam etmesi ve ABD güdümündeki Bati bloguna göre de, Orta Dogu ve Islam dünyasina dönük hesaplarinin yürümesi için, tam yetkili bir R. T. Erdogan’in isine devam etmesi önemli ve gereklidir.
Bu çok renkli fotografa herkes kendi beklentisine göre bakiyor. Son iki yildir büyük çogunlugu R. T. Erdogan’in etkisindeki konusan, yazan ve çizen takimi, günah çikarmayla karisik, yaranmaya devam ediyor. Batinin küresel odaklarinin bütün hesabi, Baskan Erdogan ne yaparsa yapsin, yeter ki onlarin Orta Dogu’daki çikarlarina zarar vermesin ve hatta olabildigince isteklerine uysun. Düne kadar AKP içinde gereginde, tavir ve sözleriyle karsi durabilenler de, milletvekili kalabilmek için baskanlarinin gözüne ve agzina bakar durumdalar.

Muhalefete gelince; sadece bölgesel parti olmanin geregini yapmakla kendini yükümlü sayan bir partinin, zaten Erdogan’la bir derdi yok. Çünkü onlar, iktidarda kim olursa olsun çatisma poltikasini sürdürmek zorundalar. Ayakta durmaya çalisan sagdaki radikal muhalefet ise her seye ‘hayir’ diyerek, durumunu korumak tasasinda. En zor durumda olan da, ana muhalefet partisi, daha dogrusu Genel Baskan Kiliçdaroglu. Iki yil geçmesine karsin hâlâ kendisini liderlik sinavinda saniyor. Her adimini kamuoyundan daha çok, parti içindeki tepkiye göre atiyor. O nedenle, içeride ve disarida tam bir kafa karisikligi yaratmis durumda. Dersim tartismasi, arkasindan Hakkari’de özerklikle devam eden ve en son Basbakan'la sirf iyi niyet olsun diye bir araya gelisiyle süren yaklasimi, Kürt sorunu konusunda inandirici ve geçerli bir poltikasinin olmadigi kanisini pekistirdi. Ekonomik ve sosyal konularda da, 'Yeni CHP' diye açtigi tartismanin içini dolduramadi.

Sözlerini, ne emekçiler ne sermaye ve ne de kamuoyu artik ciddiye aliyor. En önemlisi, halkin gerçek gündemine yani as-is ve iç barisa güçlü bir sekilde sarilmak yerine, Basbakan'la ve onun gündeminde dizi hâline gelen ‘söz düellosunun’ hep yenilen tarafi konumuna düstü. Dileriz, temmuz kurultayindan sonra, parti içi hesaplari kapatmis olur da, bu gerçeklere göre bir öz elestiri yapar ve Genel Baskan oldugu kurultayda yaptigi konusmasinin sahibi ve takipçisi olur.


Haber NO: 780

Kategori: Vatan Gazetesi