Yazdırma tarihi : 16.01.2025

R.T. Erdogan gerçegi (2)

Tarih: 10.05.2015 18:41:45


1971’deki 12 Mart dolayli darbeden sonra, R.T. Erdogan’a gelene dek Türkiye’de seçilmis sekiz basbakan görev yapti.
 




Süleyman Demirel, Bülent Ecevit, Turgut Özal, Yildirim Akbulut, Mesut Yilmaz, Tansu Çiller, Necmettin Erbakan, Abdullah Gül. Parti üst yönetiminde ve mecliste, politikaci olarak bu sürecin hep içinde oldum. R.T. Erdogan’la kiyasladigimda, sekiz basbakanin birbirleriyle birçok bakimdan benzesmelerine karsin, Erdogan’in çok farkli oldugunu söyleyebilirim.

Özellikle dis iliskilerde ilk sekizin hemen hepsi de, söylem ve eylemlerinde birkaç özel durum disinda son derece titiz, dikkatli ve tutarli oldular. Ulusal yarar ve çikarlar söz konusu oldugunda, hiçbir zaman ilkel oy hesapçisi degildiler. Yeri geldiginde çok cesur, gerektiginde yumusaktilar. Iktidardayken, her zaman sogukkanli, muhaliflerine karsi saygili, halka hosgörülü olmaya çalistilar. Tartisma ortaminda hazirlikli, bilinçli ve donanimli olmaya özen gösterdiler. Özellikle sorunlu konularda uzun erimli ve sabirli bir özgüven içindeydiler.

Iyi niyetle kendimi zorlamama karsin, Erdogan’da, bu niteliklere, sifatlara ve yaklasimlara benzer bir söylem ve eylem bulmakta zorlandim. Seyrek görülen olumlu ve yapici tavirlarinin ise, egitilmis gözüken danismanlarinin imaj kurgulamalarindan kaynaklandigini düsünüyorum. Zaten, çok kisa süre sonra da, gerçek düsünce ve hesaplarini açiga vuran ve bunu cesaret gösterisi sanan karakteri ortaya çikiveriyor. Üstelik hem yanlislarindan ders almiyor, hem de çatismayi tirmandirarak, tehdide ve santaja basvurarak, inatla hakliligini kabul ettirmeye çalisan bir politikaci. Telasinin ve gerginliginin altinda, önceki basbakanlarin hiçbirisinde olmadigi kadar, iktidari yitirme korkusu içinde oldugu artik gün gibi ortada.

Her parti gibi AKP’de oy yitirir. Elbette Erdogan da gider. Halkimiz kendi sesini ve kokusunu aldigi politikaciya hep sahip çikmistir. Bunun yakin geçmisteki en çarpici iki örnegi; Demirel ile Ecevit’tir. Halk her ikisini de “kendinden” bilip, benimsedigini göstermek istercesine birine “Çoban Sülü”, digerine “Karaoglan” adini takmisti. 2001 krizinde de, as ve is derdindeki kitleler Kasimpasali Erdogan’i “Kendinden” bilmisti(!). Halklar sabirlidir. Günü geldiginde sesini çok iyi yükseltir. Ve bu halk her zaman oldugu gibi yarinlarda yine, milyonlara varan is pesindeki ogluna, kizina ve mutfagina sahip çikacak bir yeni “Kendinden’i” bulma yürekliligini gösterir.

Iste 7 Haziran seçimi, o seçim mi, görecegiz? Cumhurbaskani Erdogan’in gittikçe artan hezeyani, “baskanlik” rüyasinin, hayale döndügünü belgeliyor. Bu seçim, üç ay sonra olsaydi bu gidisiyle, “ne yaptigini ve kime yaranmaya çalistigini bilmez” bu Basbakan AKP’nin de sonunu getirirdi. Ne var ki, son bir yildir, seçmen iki cepheden öyle bir propaganda baskisi altinda ki, ilk kez seçime bir ay kala akli-fikri tümüyle karismis durumda. AKP’ye bir ders verecek ama bu ders, orta dereceyle de olsa sinifi geçmesini engeller mi, yani birinci parti olmasini da yok eder mi, görecegiz? Bu seçimde R.T. Erdogan durdurulsun da, ötesinde halk, yine bir yeni “kendinden’i” bulur zaten.


Haber NO: 926

Kategori: BiGazete